Logo

1. Hukuk Dairesi2024/4498 E. 2024/5688 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışlarının muris muvazaası olup olmadığı, satışların muvazaalı olması halinde tapu iptali ve tescil, değilse bedel, aksi halde tenkis taleplerinin akıbeti.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacı tarafından muvazaa iddiasını destekleyici yeterli delil sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı gözetilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/313 E., 2022/113 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil, bedel ve tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakanları ...'in 813, 812 ve 1036 parsel sayılı taşınmazlardaki payını 1979 yılında davalılara temlik ettiğini, mirasbırakanın taşınmazları satmasını gerektirir ihtiyacı olmadığını, devirlerin mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile adına tesciline, mümkün olmadığı taktirde miras payı oranında bedelin tahsiline, bunun da mümkün olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 05.05.2016 tarihli ve 2015/483 E. - 2016/230 K. sayılı kararı ile; mirasbırakan tarafından yapılmış bir temlik olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairenin 20.01.2020 tarih ve 2019/5067 E. - 2020/241 K. sayılı kararı ile; " ....Mahkemece, mirasbırakan tarafından yapılmış bir temlik olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 22.11.1979 tarih ve .... yevmiye numaralı resmi senet ile 812 parsel sayılı taşınmazın 26/64 payını oğlu ....’e, 13/64 payını oğlu ....’a; 813 ve 1036 parsel sayılı taşınmazlarının 2/3 paylarını oğlu ....’e, 1/3 paylarını ise oğlu ....’a satış suretiyle temlik ettiği, ....’in 22.11.1979 tarih ve .... yevmiye numaralı resmi senet ile 812, 813 ve 1036 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını kardeşi .....’ya satış suretiyle devrettiği, mirasbırakanın 16.10.1995 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak çocukları ....,...,...,..., ve....’nın kaldığı, dava konusu taşınmazların yargılama devam ederken dava dışı 3. kişilere temlik edildiği anlaşılmaktadır...Somut olayda, dava konusu taşınmazların öncesinde mirasbırakan .....’a ait olduğu anlaşılmakla; mahkemece yukarıdaki ilkeler uyarınca işin esasının araştırılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir." gerekçesi ile karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 24.03.2022 tarihli ve 2020/313 E.- 2022/113 K. sayılı kararı ile; tarafların mirasbırakanı ...'in 16.10.1995 tarihinde öldüğü, mirasbırakanın evveliyatı 813 parsel sayılı (şuan Ankara ... ... Mahallesi 163 ada 15 parsel) taşınmazın 2/3 hissesini 22.11.1979 tarihinde davalılardan ...'e, 1/3 hissesini ...'e, evveliyatı 1036 parsel sayılı (şuan Ankara ... ... Mahallesi 101 ada 250 parsel) taşınmazın 2/3 hissesini 22.11.1979 tarihinde davalılardan ...'e, 1/3 hissesini ...'e ve evveliyatı 812 parsel sayılı (şuan Ankara .... ... Mahallesi 163 ada 17 parsel) taşınmazın 26/64 hissesini 22.11.1979 tarihinde davalılardan ...'e, 13/64 hissesini ise ...'e sattığı, daha sonra 22.11.1979 tarihinde bu kez davalılardan ...'in evveliyatı 813 parsel sayılı (şuan Ankara .... .... Mahallesi 163 ada 15 parsel) taşınmazın 2/3 hissesinin 1/3 hissesini ve 812 parsel sayılı (şuan Ankara ... .... Mahallesi 163 ada 17 parsel) taşınmazın 26/64 hissesinin 13/64 hissesini davalılardan ...'e sattığı; her ne kadar davacı tarafça, yapılan satış işleminin gerçekte bağışlama olduğu ve davacıyı miras hakkından mahrum bırakmak kastı ile gerçekleştirildiği iddia edilmiş ise de muvazaa iddiasına dayalı olarak herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, tanık bildirilmediği, alınan 01.06.2021 havale tarihli bilirkişi kurulu raporuna göre, dava konusu taşınmazların tapuda gösterilen satış değerleri ile satış tarihindeki rayiç değerleri arasında fahiş fark mevcut ise de bu durumun başlı başına muvazaanın kanıtı sayılamayacağı, davacı tarafın tenkis-tazminat talebi yönünden ise mirasbırakanın 16.10.1995 tarihinde öldüğü, davanın ise TMK'nın 571. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 19.10.2015 tarihinde açıldığı dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın gerekçesiz olduğunu, dosya kapsamına sunulan bilirkişi raporu ile muvazaa iddialarının sübut bulmasına rağmen davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, bilirkişi raporuna göre taşınmazların tapuda gösterilen satış değerleri ile gerçek değerleri arasında fahiş fark bulunduğunu, bozma ilamına uygun bir yargılama yapılmadığını, gerekçeli kararda tanık dinletilmediği ve belge sunulmadığı belirtilmiş ise de bilirkişi raporu ile tanık dinlenmeden de satış işleminin muvazaalı olduğunun açık olduğunu, tenkis talebine ilişkin olarak müvekkilinin öğrenme tarihinin dava tarihi olduğunu, hak düşürücü süre nedeniyle tenkis talebinin de reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel, aksi takdirde tenkis istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6, 706; Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 22.11.1979 tarih ve ....yevmiye numaralı resmi senet ile 812 parsel sayılı taşınmazın 26/64 payını oğlu .....’e, 13/64 payını oğlu .....’a; 813 ve 1036 parsel sayılı taşınmazlarının 2/3 paylarını oğlu .....’e, 1/3 paylarını ise oğlu ....’a satış suretiyle temlik ettiği, ....’in 22.11.1979 tarih ve 2034 yevmiye numaralı resmi senet ile 812, 813 ve 1036 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını kardeşi ....’ya satış suretiyle devrettiği, mirasbırakanın 16.10.1995 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak çocukları...,...,.., ve.....’nın kaldığı, dava konusu taşınmazların yargılama devam ederken dava dışı 3. kişilere temlik edildiği anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.