"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1240 E., 2022/1489 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Seydişehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/173 E., 2022/87 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; davalı ile 2006 yılında evlendiklerini, davalının kızının evlilik dışı çocuğu olduğunu, davalı ve kızının farklı arabalara bindiklerini, mahallelinin dedikodularını yaptıklarını, bunu söylediğinde kendisine hakaret ettiklerini, kendisine psikolojik baskı uygulandığını, bu şekilde davalının 4-5 sene önce maliki olduğu 2462 parsel sayılı taşınmazdaki evin çıplak mülkiyetini aldığını, kendisine zarar verilmesinden korktuğunu, yaşlı olduğu için kendisini koruyamayacak durumda olduğunu, sadece evliliği devam etsin diye davalının kendisine bakması için taşınmazın çıplak mülkiyetini devrettiğini, devirden sonra davalının ve kızının kendisine hakaretlerinin arttığını, karı koca hayatı yaşamadan aynı evde kalmaya tahammül etmeye çalıştığını, mahallelinin dedikodusu ve baskısı artınca önce koruma ve tedbir talep ettiğini, sonrasında da boşanma davası açtığını, davalının çoğunlukla annesinde kaldığını, davalının uzaklaştırma kararı alarak kendisini evinden uzaklaştırdığını, devir gerekçesine aykırı davranıldığını, evliliğin sona ermesinde de davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, süresinde cevap dilekçesi sunmamış, aşamada davacının taşınmazı kendisine gönüllü olarak devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava konusu taşınmazın çıplak mülkiyetini davalı eşi ...'ye satış suretiyle temlik ettiği, intifa hakkını üzerinde tuttuğu, davacı ile davalı eşi arasında TBK'nin 612. maddesinde öngörülen şekilde yapılmış ölünceye kadar bakma sözleşmesinin olmadığı, iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, yemin deliline de dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın, boşanma davası açılmasından sonra hile iddiası ile açıldığı, davacının kendisine bakılacağı vaadi ile aldatılarak taşınmazı devrettiği iddia edilmiş olup kendisine bakılacağı vaadi ile kandırıldığı iddiası bakımından davalının davacıyı sözleşme yapmaya sevk eden, iradesini sakatlayan hileli davranışlarda bulunduğu hususunun dosya kapsamında kanıtlanmadığı, taraflar arasında ölünceye kadar bakma akdi bulunmadığı, bu nedenle davalının sözleşmeye aykırılıktan sorumlu tutulamayacağı, gerçekte taşınmazın bedelsiz olarak devredildiği iddiasının bağışlama olduğu ancak resmi şekil şartına uygun yapılmadığı, bu durumda ise davacının kendi muvazaasına dayanamayacağı, sonuç olarak davacının resmi satış senedinin aksini ve hile ile iradelerinin fesada uğratıldığını yöntemince ispat edemediği, davanın bu sebeple reddi gerektiği gerekçesiyle HMK'nın 353/1-b.2 hükmü uyarınca anılan Mahkeme kararının gerekçesi değiştirilerek hükmün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle:
a. Dava dilekçesini tekrarla taşınmazın çıplak mülkiyetinin müvekkiline ölünceye kadar bakması ve eş olmanın gerekliliklerini yerine getirmesi için davalıya devredildiğini,
b. Davalının ve kızının uzaklaştırma kararı alarak evi kullanmasını engellediklerini, evliliğin bitmesinde davalının kusurlu olduğunu, sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğini,
c. Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinin de hatalı olduğunu, ev devredilene kadar davalının müvekkiline eş olmanın gereğini yerine getirdiğini, onu hoş tuttuğunu ve iyi zaman geçirir gibi yaptığını, devirden sonra gerçek yüzünü gösterdiğini,
d. Boşanma davasının dikkate alınmadığını
ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dosya içeriğinden, davacının kayden maliki olduğu 2462 parsel sayılı taşınmazın çıplak mülkiyetini 27.04.2017 tarihinde davalıya temlik ettiği ve intifa hakkını da üzerinde bıraktığı görülmüştür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle:
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 534,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.