Logo

1. Hukuk Dairesi2024/5227 E. 2024/7055 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki malik ile mirasbırakanın aynı kişi olduğunun tespiti davasında, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği ile tescil hükmünün kapsamı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu sicilindeki yanlışlıklardan kaynaklanan davaların çekişmesiz yargı usulüne tabi hasımsız davalar olduğu ve tapu müdürlüğünün ilgili sıfatıyla yasal hasım olması gerektiği, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/1600 E., 2024/878 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen tespit davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili .... ilçesi .... Mahallesi 1968 parsel sayılı taşınmazın davacının muris annesi ... adına Kartal Tapulama Hakimliğinin 1976/379 Esas, 1976/95 Karar sayılı kararıyla tescil edildiğini, taşınmazın davacı adına intikali için tapuya başvuruda bulunulduğunu, fakat tapu kaydında kayıt malikinin T.C. kimlik numarası ve doğum tarihi yer almadığından malikin kendi murisi ile aynı kişi olduğu konusunda teredddüte düşüldüğünü, bu konuda tespit talepli dava açması gerektiğinin bildirildiğini, bu sebeple daha önce 18.07.2012 tarihinde tespit talepli Pendik 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde 2012/666 Esas sayılı davanın açıldığını, ne var ki açılan davanın reddine karar verildiğini, bunun üzerine intikal işlemleri için tekrar davalı Kuruma müracat ettiğini ancak taşınmazın adına intikalinin sağlanmadığını ileri sürerek 1968 parsel sayılı taşınmazın kayıt maliki ile davacının murisi ...'un aynı kişi olduğunun tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Asli müdahiller vekili müdahale talepli dilekçesinde; dava konusu 1968 parsel sayılı taşınmazın Milli Savunma Vekaleti Emeklileri Muvazzafları Alınteri Yuva Yapı Kooperatifinin 18.02.1957 tarihli ve 193/1206 sayılı, Ankara 5. Noterliğinin 17.04.1955 tarih ve 5724/5725 numaralı kurası sonucu asli müdahillerin murisi Maide Alpat adına isabet ettiğini, Pendik Tapu Müdürlüğüne yapmış oldukları başvuru sonrası taşınmaza yolsuz tescil kaydının konulduğunu, konuyla ilgili dava açtıklarını henüz davanın kesinleşmediğini ileri sürerek müdahale taleplerinin kabulü ile haksız davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

İstanbul 20. Sulh Hukuk Mahkemesinin 28.03.2013 tarihli ve 2013/406 Esas, 2013/228 Karar sayılı kararıyla; davacının Tapu Sicil Tüzügünün 23. maddesi gereğince önce Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurmadan eldeki davayı açmasında hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 16.01.2014 tarihli ve 2013/21408 Esas, 2014/487 Karar sayılı kararıyla; davacının, daha önce Pendik 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı 2012/666 Esas, 2012/1392 Karar sayılı davanın reddine karar verilmiş ise de anılan davanın eldeki dava için kesin hüküm oluşturmadığı, öte yandan davacının çekişmeli taşınmazın adına intikali için davalı Kuruma başvuruda bulunduğu, ne var ki, davacı tarafından dosyaya sunulan 16.12.2011 tarihli belgeden davacının bu isteğinin davalı tarafından reddildiği anlaşıldığına göre davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının olmadığının söylenemeyeceği belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının sunmuş olduğu 2010 yılı dönemine ilişkin .... T.C. kimlik numaralı ...'un 25-26 pafta 1968 ada 439 m2'lik arsaya ilişkin emlak vergisi bildiriminde bulunmuş olduğu ve bu arsanın tüm yıllara ait emlak vergilerini ödemiş olduğuna ilişkin dekontlara göre tapuda adı görünen kişinin ... olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece eksik araştırmayla karar verildiğini, davalı İdarenin harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekirken hatalı olarak davalı İdarenin sorumlu tutulduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, taşınmazın kayıt maliki ile davacının murisinin aynı kişi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 1027. maddesi,

Tapu Sicil Tüzüğü'nün 28. ve 72. maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve bozma kararının gerekçelerine göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tapu sicilindeki yanlışlıklardan kaynaklanan davaların mahiyeti gereği 6100 sayılı HMK’nın 382/2-ç-1 maddesi uyarınca çekişmesiz yargı usulünce görülmesi gerektiği, başka bir ifadeyle hasımsız dava ve işlerden olduğu ancak kayıtları tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlükleri olduğundan açılan davalarda tapu müdürlüklerinin ilgili sıfatıyla yer alması gerektiği açıktır.

3. Bu tür davalarda, talebin niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmeli ve Tapu Müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalıdır.

4. Eldeki davada Mahkemece vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı ... Müdürlüğünden alınmasına karar verilmesi hatalı olduğu gibi, harca hükmedilmemesi, eski parsel numarası üzerinden hüküm kurulması ve davacının talebi tespit olduğu halde talebi aşacak ve taşınmazın tescil nedenini değiştirecek şekilde tescil hükmü kurulması da hatalıdır.

Ne var ki, anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı HUMK'un 438. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca, Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekilinin temyiz itirazının değinilen yönlerden kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1), (3) ve (4) numaralı bentlerinde yer alan “1-Davanın KABULÜNE, .... Mah. Kemiklidere, mevkii 8/747 cilt ,26 pafta ,1968 parsel sayılı taşınmazın malikinin davacı ... un annesi olan ....T.C. kimlik numaralı ... olduğunun tespitine, tapuya bu şekilde kayıt ve tesciline, 3-AAÜT'ye göre davacı yararına 10.700,00 TL maktu vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan 11,30 TL başvurma harcı, 24,30 TL peşin harç, 174,40 TL posta masrafı olmak üzere toplam 210,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” cümlelerinin çıkartılarak yerine “1-Davanın KABULÜNE, İstanbul İli ... ilçesi ... Mahallesi Kemiklidere mevkiinde kain 10977 ada 42 parsel sayılı taşınmazın malikinin davacı ...'un annesi .... T.C. kimlik numaralı ... olduğunun tespitine, 3-Davanın niteliği gereği davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davanın niteliği gereği davacı üzerinde bırakılmasına,” cümlelerinin yazılmasına,

Hüküm fıkrasına (6) numaralı bent olarak "Alınması gereken 427,60 TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 24,30 TL harç mahsup edildikten sonra bakiye 403,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına" cümlesinin eklenmesine

Hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Temyiz eden davalı ... harçtan muaf olduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın İstanbul Anadolu 25. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-2. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.