"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/794 E., 2024/1038 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/221 E., 2024/10 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Trabzon ili, Maçka ilçesi, ... Mahallesinde bulunan davacılara ait 202 ada 15, 16, 18, 28, 29, 30, 31 parsellerden geçen bir yol ihdas edildiğini, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin yol niteliğinde olmamasına rağmen kadastro tespiti sırasında yol olarak tespit harici bırakıldığını belirterek yolun kaldırılmasını ve yola ayrılan arazilerin davacılara ait bitişik parsellere ilave edilerek davacılar adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili; dava konusu taşınmazın yol niteliğinde olduğunu, davacılara ait taşınmazların tespitine esas tapu kayıtlarının taşınmazları kapsamadığını, dava konusu taşınmaz bölümleri üzerinde davacılar lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; davanın husumet nedeni ile ve esastan reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; dava konusu taşınmazın kadim yol olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın kadastro işlemleri sırasında yol olarak tescil dışı bırakılan alan olduğu, çekişmeli taşınmazın, zeminde uygulanan tapu kaydının kapsamında kalması ve hava fotoğraflarında dava konusu yolun 2002 tarihinde dahi mevcut olmaması nedeniyle kadastro tespit tutanaklarında yer alan yolun 1990 yılında geçtiği tespitinin gerçeği yansıtmadığı, dava konusu yolun evvelinde mevcut olmadığı, umuma açık olmadığı, özel kullanım gayesi ile davacıların muvafakati alınmaksızın yolun dava dışı 3. şahıs tarafından yaptırıldığı, dava konusu edilen yerin yakınında köylünün kullanımında bulunan patika yol bulunduğu, davacı yana ait tapu kayıtları incelendiğinde, davacı adına toplam 100 dönümü aşar nitelikte taşınmaz kaydının bulunmadığı ve davacı yanın bu yeri, dava açılana kadar eklemeli zilyetlik yoluyla 40 yılı aşkın süredir nizasız fasılasız ve malik sıfatı ile zilyetliğinde bulundurduğu, taşınmazın özel amaca tahsis edilmediği, taşınmazın davacı tarafından sahiplenildiği, üçüncü kişilerin izinle kullanmalarına imkan verildiği ve davacılara ait taşınmazlarla bütünlük arz ettiği gerekçeleri ile davanın kabulüne, bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 100,99 m² yüz ölçümündeki taşınmaza komşu olan 202 ada 15 ve 30 parsel sayılı taşınmazlarla birleştirilmek suretiyle krokide (E) harfi ile gösterilen toplam 411.89 m²'lik alana yeni parsel numarası verilerek payları oranında davacılar Necihan Kantarcı ve müşterekleri adına, (B) harfi ile gösterilen 105,54 m² yüz ölçümündeki taşınmaza komşu olan 202 ada 16 ve 29 parsel sayılı taşınmazlarla birleştirilmek suretiyle krokide (F) harfi ile gösterilen toplam 750,99 m²'lik alana yeni parsel numarası verilerek payları oranında davacılar ... ve müşterekleri adına, (C) harfi ile gösterilen 159,69 m² yüz ölçümündeki taşınmaza komşu olan 202 ada 28 parsel sayılı taşınmazlarla birleştirilmek suretiyle krokide (G) harfi ile gösterilen toplam 573,89 m²'lik alana yeni parsel numarası verilerek payları oranında davacılar ... ve müşterekleri adına, (D) harfi ile gösterilen 386,91 m² yüz ölçümündeki taşınmaza komşu olan 202 ada 18 ve 31 parsel sayılı taşınmazlarla birleştirilmek suretiyle krokide (H) harfi ile gösterilen toplam 3.056,34 m²'lik alana yeni parsel numarası verilerek payları oranında davacılar ... ve müşterekleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça birden fazla ve farklı taşınmaz bölümleri hakkında dava açılıp her birinin yine farklı parsellere ilave edilmesinin talep edildiği, bu haliyle her bir taşınmaz bölümü için ayrı dava açılmış olduğu, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 05.06.2017 tarihli inşaat mühendisi bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmaz bölümleri olan (A) harfli bölüm için 5.049,50 TL, (B) harfli bölüm için 5.277,00 TL, (C) harfli bölüm için 7.984,50 TL, (D) harfli bölüm için 19.345,50 TL değer belirlendiği, dava konusu taşınmaz bölümlerinin keşfen belirlenen her birinin değerinin HMK’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle belirlenen kesinlik sınırı olan 28.250,00 TL’nin altında kaldığı, dolayısıyla Yerel Mahkeme kararının miktar itibariyle kesin olup kesin nitelikteki kararların istinaf incelemesinin yapılabilmesi ise mümkün olmadığı gerekçesi ile davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun, kararın miktar itibariyle kesin olması nedeniyle usulden reddine kesin olarak karar verilmiş, tavzihen karara karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece yapılan araştırmanın eksik olduğunu, dava konusu taşınmazın yol niteliğinde olup taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin önemsiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, tescil istemine ilişkindir.
Kadastro çalışmaları sonucunda; Trabzon ili, Maçka ilçesi, ... Mahallesinde bulunan dava konusu taşınmaz bölümleri yol olarak tespit harici bırakılmıştır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Maçka Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
13.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.