Logo

1. Hukuk Dairesi2024/5807 E. 2025/517 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar ile davalılar arasında imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinde belirtilen bedelin eksik ödendiği iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, satış bedellerinin eksik ödendiği ve tapuda beyan edilenin gerçek satış bedeli olmadığı iddialarını Türk Medeni Kanunu'nun 6. ve 190. maddeleri uyarınca ispatlayamamaları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2276 E., 2023/597 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/704 E., 2021/608 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, ... Mahallesi 3470 ada 16 parsel sayılı ve İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, Keçecipiri Mahallesi 3126 ada 1 parsel sayılı taşınmazların davacıların babaları ... ...'ın vefatından sonra davacı müvekkilleri ..., ..., ... ile anneleri ... ... ve kardeşleri ... ...'a intikal ettiğini, hissedarların bu taşınmazları satmak istediklerinde diğer hissedarlardan ... ile iki taşınmaz için toplam 3.500.000,00 TL bedele anlaştıklarını, bu bedelden davacıların her birine 656.250,00 TL düştüğünü, anlaşmanın sağlanmasıyla davalı ... tarafından 25.03.2019 tarihinde diğer hissedarların banka hesabına 10.000,00 TL kapora gönderildiğini, 05.04.2019 tarihinde davalı ...'ın tapuların kendisi ve diğer davalılar adına yapılacağını söylediğini, 05.04.2019 tarihinde Beyoğlu 12. Noterliğinde davacıların ve diğer hissedarların aralarında düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri imzaladıklarını, aynı gün taşınmazların davalılar adına tescil işlemi yapıldığını, davacı ...'in davalılara 18.07.2019 tarihinde Bakırköy 40. Noterliğinden ihtarname gönderdiğini, ihtarnamenin davalılara tebliğ edilmiş olmasına rağmen bugüne kadar ihtarnameye cevap verilmediği gibi ödeme de yapılmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalılar adına tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tescilinin yapılmasını, tapu iptali ve tescil taleplerinin uygun görülmemesi halinde davacılara satışta ödenmesi gereken, ...'e ödenmeyen 580.050,00 TL, ...'a ödenmeyen 580.050,00 TL ve ...'ya ödenmeyen 580.050,00 TL'nin satış tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile ödenmesine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; müvekkilinin davacılardan 3126 ada 1 parsel sayılı taşınmazı satın aldığını, diğer davalıların almış olduğu taşınmaz ile ilgisinin bulunmadığını, ortada iki ayrı taşınmaz ve iki ayrı satış sözleşmesinin bulunduğunu, taşınmazın aynından kaynaklanan bu taleplerin taraflar arasında herhangi bir dava arkadaşlığı olmadığını, davaya konu alım satım işlemi ile ilgili olarak müvekkil ile davalılar ve dava dışı ... ... arasında Beyoğlu 12. Noterliğinin 05.04.2019 tarih ve 04137 yevmiye nolu taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmede 528.840,54 TL bedelle müvekkile satmayı vaad ettiklerini ve satış bedelini kendisinden nakden ve tamamen aldıklarını beyan ettiklerini, aynı şekilde müvekkil de satın almayı vaad ederek satış bedeli olan 528.840,54 TL' yi nakden ve tamamen ödediğini beyan ettiğini, tarafların 05.04.2019 tarihinde tapu devir işlemlerini yaptıklarını ve tapu devri esnasında da aynı bedelle satım işlemi yapıldığı ve bedelin ödendiği beyanında bulunduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalılar ..., ..., ..., ... vekili; davalı müvekkillerine devredilen taşınmaz ile diğer davalı ...'na devredilen taşınmazın hukuki ve fiili herhangi bir irtibatı bulunmadığını, müvekkilleri ile davacılar arasında imzalanan Beyoğlu 12. Noterliğinin 05.04.2019 tarih ve 04139 yevmiye numaralı "satış vaadi sözleşmesi" gereği, müvekkillerinin üzerine düşen edimlerini yerine getirmesi neticesinde davacıların da Beyoğlu Tapu Müdürlüğündeki 05.04.2019 tarih ve 3768 yevmiye numaralı işlemle taşınmazların devir ve tescil işlemlerini yerine getirdiklerini; resmi devir işlemleri sırasında borçlu tarafın edimini yerine getirmediği sürece satış ve devir işlemlerinin yapılmadığını; müvekkillerinin, satış vaadi sözleşmesinde yer alan edimi yerine getirerek davacıların da alacağını temin ettiği yönündeki beyanı üzerine satış ve devir işleminin gerçekleştiğini, Hukuk Muhakemleri Kanunu'nun 200. maddesinde de belirtildiği üzere, belirli bir miktar üstü işlemlerin kanıtlanması için senet ile ispat zorunluluğu arandığını; iddianın aslını müvekkillerinin borçlu olduğu hususunun oluşturduğunu, davalı müvekkillerinin bu satış ve devir işlemleri adına herhangi bir borcu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların taraflar arasında kararlaştırılan satış bedellerinden hisselerine düşen tutarın tamamının ödenmediği, eksik ödeme yapıldığını iddia ettiği, resmi satış senetlerinde ise davacıların hisselerine düşen satış bedellerini nakden ve peşin olarak aldıklarını beyan ettikleri, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 200. ve 201. maddeleri gereğince miktar ve değeri itibari ile kesin delille ispatı gereken davacıların iddiasının, resmi senetteki beyanlarının tersinin davacılar tarafından aynı güçte başka bir delil ile kanıtlanması gerektiği, davacılar tarafından aynı güçte başka bir delilin ibraz edilmediği, yemin deliline de dayanmadıkları, davanın ispat edilemediği belirlenerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya, maddi vakıalara aykırı bir yön görülmediği belirlenerek davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalıların cevap dilekçesinde tapu bedellerinin ödendiğini beyan ettiklerini ve tapuda gösterilen rayiç değerin satış bedeli olduğunu iddia ettiklerini, kişilerin tapu harçlarını düşük ödemek için satış bedelini düşük gösterdiğinin bilindiğini, yapılan ödemelerin banka hesabına yapıldığını, elden ödeme yapılmadığını, davalı tarafın bankadan ödeme yaptığına dair dosyaya dekont sunmadığını, satış bedelinin hissedarlardan ... ...'ın banka hesabına 646.250,00 TL, ... ...'ın banka hesabına 701.300,00 TL gönderildiğini, müvekillerin hesabına yatırılan satış bedelinin 66.200,00 TL olduğunu, diğer hissedarların banka hesabına yatırılan satış bedeli ile müvekkillerin hesabına yatırılan satış bedeli arasında fahiş fark mevcut olduğunu, kapora ve satış günü müvekkillerin hesabına yatırılan paralar dikkate alındığında ödemelerin bankadan yapılacağının görüldüğünü ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, hile hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriğinden; davacılar ve dava dışı malikler ile davalılar arasında 05.04.2019 tarihinde dört ayrı satış vaadi sözleşmesi düzenlendiği, 04137 yevmiye numaralı sözleşmeye konu taşınmazın 528.840,54 TL satış bedelle davalı ...'na, 04139 yevmiye numaralı sözleşmeye konu taşınmazların 300.000,00 TL karşılığında ... ve ...'a, 04138 yevmiye numaralı sözleşmeye konu hisselerin 400.000,00 TL karşılığında davalı ...'na ve 04140 yevmiye numaralı sözleşmeye konu hisselerin 350.000,00 TL karşılığında davalı ...'a satışının vadedildiği ve bedellerinin nakden alındığının beyan edildiği, aynı gün satış vaadine konu taşınmazlardan 3577 ada 1 (eski parsel 3126 ada 1) parsel sayılı taşınmazdaki hisselerin davalı ...'na, 3570 ada 1 (eski parsel 3470 ada 16) parsel sayılı taşınmazdaki hisselerin davalılar ..., ..., ..., ...'a devredildiği anlaşılmıştır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup özellikle Türk Medeni Kanunu'nun 6. ve 190. maddeleri uyarınca hile iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.