Logo

1. Hukuk Dairesi2025/1608 E. 2025/1738 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen ve sonrasında davalıya satılan taşınmaz üzerindeki zilyetliğine dayanarak tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, toplanan deliller ve hava fotoğrafları doğrultusunda davacının taşınmaz üzerinde zilyetlikle iktisap şartlarını oluşturacak şekilde zilyetliğini ispatlayamadığı ve davalının da taşınmazı Hazine'den ihale yoluyla aldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/242 E., 2024/1006 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Suşehri Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/239 E., 2023/189 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı ... vekili dava dilekçesinde; dava konusu 105 ada 30 parsel sayılı taşınmaz 1970'li yıllardan beri müvekkili tarafından zilyet edilmesine ve bunu tüm köy halkı bilmesine rağmen kadastro çalışmaları sonucunda hatalı şekilde Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ve bilahare dava tarihinden önce davalıya satıldığını, davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

2. Davacı vekili Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma-gönderme kararından sonra 30.03.2023 havale tarihli dilekçeyle, mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ve davacı tanıklarının dava konusu taşınmazın müvekkilinin dedesinden geldiğini beyan ettikleri göz önünde bulundurulduğunda davanın ıslahının gerektiğini belirterek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde ise müvekkilinin murisi ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın Hazine tarafından ihaleye çıkarıldığını, müvekkilinin de açık ihaleden satın almak suretiyle bu taşınmazı edindiğini, ihale öncesinde köyde ilanlar yapıldığını, davacı da dahil tüm köy halkının ihaleden haberdar olduğunu, kaldı ki davacının tespit bilirkişisi sıfatıyla dava konusu taşınmazın kadastro tespit tutanağını imzaladığını, taşınmazın sınırında müvekkilinin dedesinin arazisinin üzerinde de senenin belirli zamanlarında kullanılan besi ahırlarının bulunduğunu, müvekkilinin hayvanlarını meraya geçirmek için dava konusu taşınmazı kullanmak zorunda kaldığından taşınmazı satın aldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. Mahkemenin 09.02.2022 tarihli ve 2014/211 Esas, 2022/56 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazın eğimli ve taşlık yapıda olduğu, taşınmazda ekonomik amaca uygun kullanım bulunmadığı, bilirkişi tarafından incelenen 1958, 1962, 1973, 1986 ve 2004 yıllarına ilişkin hava fotoğraflarının da bu durumu desteklediği, öte yandan davalının taşınmazı ihale yoluyla Hazineden satın aldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 22.09.2022 tarihli ve 2022/944 Esas, 2022/1119 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin son celsede henüz tahkikat aşaması bitmeden evvel ıslah talebinde bulunduğu ancak İlk Derece Mahkemesince bu taleple ilgili olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve açıklanan hususta değerlendirme yapılarak karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

3. Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma-gönderme kararı üzerine, Mahkemenin 13.09.2023 tarihli ve 2022/239 Esas, 2023/189 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazın eğimli ve taşlık yapıda olduğu, taşınmazda ekonomik amaca uygun kullanım bulunmadığı, bilirkişi tarafından incelenen 1958, 1962, 1973, 1986 ve 2004 yıllarına ilişkin hava fotoğraflarının da bu durumu desteklediği, taşınmazın, kuzeyinde bulunan 101 ada 52 nolu orman parseli ile bütünlük gösterdiği, taşınmazda davacı ve murisi lehine tespit tarihine kadar zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı, davacının davalının kötüniyetini de ispatlayamadığı, davalının taşınmazı ihale yoluyla Hazineden satın aldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 09.10.2024 tarihli ve 2024/242 Esas, 2024/1006 Karar sayılı kararıyla; toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden alınan raporda, dava konusu 105 ada 30 parselde davacının hak iddia ettiği (A) harfi ile gösterilen bölümde 1958, 1962, 1973, 1986 ve 2004 tarihli hava fotoğraflarına göre tarımsal faaliyet yapılmadığı, ziraat mühendisi bilirkişiden alınan raporda da keşif tarihi itibariyle taşınmazda halihazırda herhangi bir tarımsal faaliyet yapılmadığının, taşınmazın işlemeli tarıma uygun olmayan arazi olduğunun belirtilmesine göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazda müvekkili lehine zilyetlikle iktisap şartlarının oluştuğunu, mahallinde dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının iddialarını desteklediğini, taşınmazın Hazine tarafından davalıya satışından kimsenin haberinin olmadığını, davanın Orman İdaresine de ihbar edilmesi gerekirken edilmediğini, terditli talepleri ile ilgili olarak da karar verilmediğini, öte yandan Mahkemenin gerekçesinin de yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

1. Dava; kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. Kadastro sonucunda Sivas ili, Suşehri ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 30 parsel sayılı 6.747,73 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olmakla Hazine adına ham toprak vasfıyla tespit ve tescil edilmiş; bilahare dava tarihinden önce 14.07.2010 tarihinde kayden satış suretiyle ... adına tescil edilmiştir.

3. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

4. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.