"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/821 E., 2024/1658 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkamış 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/221 E., 2018/231 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili; çekişmeli 116 ada 20 parsel sayılı taşınmazın Toprak Tevzi Komisyonu çalışması sırasında "303" ve "313" parsel numarasıyla sınırlandırılarak Hazine adına kayıtlandığı halde tablendikatif listesi dikkate alınmadan kadastro tespiti sırasında koşulları oluşmadığı halde iktisaba elverişli zilyetlik gerekçesiyle davalı adına tespit ve tescil edildiği iddiasıyla tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 20 yıldan fazla süredir davalı tarafından kullanıldığını, taşınmazın mera vasfına sahip olmayıp kazandırıcı zamanaşımı ile özel mülkiyete konu edilebilecek yerlerden olduğunu ve davalı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, 3402 sayılı Kanun'un 14. ve 46/1. maddelerinde yazılı zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, 3402 sayılı Kanunun 14. ve 46/1. maddeleri uyarınca aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarının eklemeli biçimde davalı lehine oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; Yerel Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını, soyut ve maddi olaylara dayanmayan yerel bilirkişi beyanlarının hükme esas alındığını, Hazineye ait taşınmazların imar-ihya ve zilyetlik yoluyla kazanılamayacağını, Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu dava konusu taşınmazın Hazine adına tapuya kaydedildiğini, kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığını, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında Hazine adına oluşan tapu kaydı tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığını, tevzi sırasında beyanlarına başvurulan yerel bilirkişilerin hayatta olup olmadığı araştırılıp hayatta iseler dinlenmeden karar verildiğini, dosya arasında yer alan bilirkişi raporlarının soyut ve yetersiz olduğunu, hava fotoğraflarından yöntemince ve yeterli yararlanılmadığını, taşınmazın komşusu parseller ile ayırıcı sınırlara sahip olup olmadığı üzerinde durulmadığını, davalının aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin yöntemince araştırılmadığını ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Kadastro sonucu; Kars ili, Sarıkamış ilçesi, Süngütaş köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 20 parsel sayılı 34.352,86 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile "tarla" vasfıyla Mustafa oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.