"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1985/84 E., 1991/234 K.
Mahkeme kararı ve ek kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Mecitözü ilçesi, ... köyü 101 parsel sayılı taşınmazın önce Hazine adına tespit edildiğini, itiraz üzerine taşınmazın davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın kuzeyinin mera olduğunu ve genişlemeye müsait bulunduğunu, taşınmasın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın mera olduğu, meraların zilyetlikle kazanımının mümkün olmadığı, davalıların sürekli olarak taşınmazda zilyetliklerini sürdürmedikleri, kesintili olarak zilyetlik ettikleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararın ... tarafından temyizi üzerine Mahkemenin 03.01.2022 tarihli ek kararı ile kararın kesinleştiği gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; eldeki davanın kararından Çorum 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/217 Esas sayılı davasının açılması ile haberdar olduğunu, kendisine tebliğ yapılmadığını, uzun süredir Almanya'da yaşadığını, köyde yaşayan birine tebligat yapıldığını, Almanya'da yaşadığının dosyaya da yansıdığını, tapuya güvenerek diğer paydaşlardan 195/224 pay satın aldığını, ... olan adının 1968 yılında Kemalettin olarak değiştiğini, davanın ... adına açıldığını ve bu isimle yargılama yapıldığını, bunun hukuka aykırı olduğunu, yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, taşınmazın mera olmasının mümkün olmadığını, 100 parsel sayılı taşınmazın tarla olarak Hazine tarafından satıldığını, çevre parsellerin özel mülkiyete konu olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 hükmü yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Davalı ... vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriğinden; davalı ...’in (isim değişikliğinden önce ...) yurt dışında yaşadığının anlaşıldığı, nitekim 1987 yılında davalı ...’in yurt dışı adresine tebligat yapıldığı ancak Mahkemenin 18.12.1991 tarihli kararının davalı Kemallet’in adına Türkiye’de bulunan adrese yapıldığı, dosya kapsamında anılan davalının adres değişikliğine dair beyanına ya da bildirimine rastlanılmadığı anlaşılmakla gerekçeli kararın davalı ...’e usulünce tebliğ edildiğinden ve kararın anılan davalı yönünden kesinleştiğinden söz edilemeyecektir. Bu nedenle davalı ... vekilinin 03.01.2022 tarihli ek karara yönelik temyiz itirazları yerindedir.
Davalı ... vekilinin 18.12.1991 tarihli karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Kadastro çalışmalarında Mecitözü ilçesi, ... köyü 101 parsel sayılı taşınmazın 18.09.1974 tarihinde 100 parsel sayılı taşınmazın miktar fazlası olarak 37.450 m2 yüz ölçümü ile Hazine adına tespit edildiği, ... ... ve ... ...’nun itirazı üzerine 09.09.1981 tarihli Komisyon kararı ile 101 parselin iki kısma ayrıldığı, 101 parsel kısmında kalan alanın 20.000 m2 yüz ölçümü ile 100 parsel malikleri adına, 101 parselden ayrılan kısmın ise 17.450 m2 yüz ölçümü ile Hazine adına tesciline karar verilen 1413 parsel sayılı taşınmaz olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297/2 hükmünde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.
Somut olayda, Mahkemece dava konusu taşınmazın mera olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildikten sonra taşınmazın orta malı olarak sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına karar verilmesi gerekirken taşınmazın davacı Hazine adına tesciline karar verilmiş olması ve mera vasfının yazılmamış olması doğru değildir.
Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 03.01.2022 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davalı ... vekilinin 18.12.1991 tarihli karara yönelik temyiz itirazlarının değinilen yön itibariyle ve re'sen yapılan inceleme sonucu kabulü ile; 18.12.1991 tarihli kararın hüküm kısmının 1. bendinde yer alan “davacı Hazineyi Maliye adına tapuya tesciline” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine “… iptali ile” kısmından sonra gelmek üzere “ mera vasfı ile orta malı olarak sınırlandırılarak, özel siciline yazılmasına” ifadesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'ya iadesine,
Dosyanın Mecitözü (Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.