Logo

1. Hukuk Dairesi2025/790 E. 2025/1459 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde murisin sağlığında davacıya devrettiği taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları doğrultusunda verdiği karar usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/239 E., 2024/76 K.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; kararın yasal süresi içerisinde yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; dava konusu 110 ada 12 parsel sayılı taşınmazın davacının murisi olan babası ...’dan geldiğini, davacı ile davacının kardeşi ...’in, babalarından kalan taşınmazları paylaştığını ve dava konusu taşınmazın yapılan paylaşım sonucunda davacıya kaldığını, ...’e de kız kardeşlerinin hakkı ... tarafından verilmek kaydı ile dava dışı başkaca taşınmazların kaldığını, dava konusu taşınmazın davacı tarafından 1964 yılından beri kullanıldığını ancak taşınmazın davalılar adına tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu 110 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... ve ... ayrı ayrı cevap dilekçelerinde; ... kızı ...’nın mirasçıları olduklarını, anneleri ...’dan gelen miras haklarını dayıları olan davacı ...’den istemelerine rağmen vermediğini, annelerinden gelen haklarını alamadıklarını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.

2. Davalı ... ve ... tarafından davaya cevap verilmemiş ancak davalılar 23.09.2010 tarihli duruşmada, dava konusu taşınmazın murisleri olan babaları ...’den geldiğini, taşınmazın babaları tarafından sağlığında kullanılmak üzere kardeşleri olan davacıya verildiğini, ...’nin ölümünden sonra da davacının taşınmazdaki kullanımının devam ettiğini, taşınmaz davacı tarafından kullanılmış olsa da taşınmazda babalarından gelen haklarının bulunduğunu, öte yandan tapu kayıt maliki ...’ın taşınmazda hakkının bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.

3. Dahili davalı ... tarafından davaya cevap verilmemiş ancak dahili davalı 12.03.2015 tarihli duruşmada, açılan davaya bir diyeceğinin bulunmadığını ve davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

4. Diğer davalılar tarafından davaya cevap verilmemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 16.03.2015 tarihli, 2012/366 Esas, 2015/153 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamına göre davanın tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle tarafların müşterek murisi ...’ye ait olup ... tarafından sağlığında davacıya verildiği, davacı tarafından dava konusu taşınmaz içerisine ev yaptırıldığı, yine ...’nin sağlığında davacı ile davalılardan ... arasında 09.04.1990 tarihli senet düzenlendiği, bu senet uyarınca da dava konusu taşınmazın davacıya ait olduğunun kabul edildiği, taşınmazda davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 110 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline, davalılar ..., ..., ..., ..., dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... aleyhlerine açılan davanın husumet yokluğu nedeni reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMA SONRASI YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davalılardan ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 15.11.2018 tarihli, 2016/1763 Esas, 2018/6690 Karar sayılı kararıyla; “dava konusu taşınmazın muris ... tarafından sağlığında davacı ...’ya hibe edildiği ve onun zilyetliğinde bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de dava konusu taşınmazın zilyetliğinin murisin sağlığında davacı ...'ye ne zaman, hangi maksatla, miras payına karşılık mı yoksa geçici olarak mı devredildiğinin kesin olarak belirlenmediği belirtilerek doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılması, yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğunun, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığının, halen kimin zilyetliğinde olup nasıl tasarruf edildiğinin, tarafların murisinin sağlığında taşınmaz zilyetliğinin davacı ...'ye ne zaman, hangi maksatla, miras payına karşılık mı yoksa geçici olarak mı devredildiğinin, ...'nin zilyetliğinin başlangıç tarihi ve ne sıfatla zilyet olduğunun, taşınmazın zilyetliğinin devredilmesinden kaç yıl sonra davacının taşınmaz üzerine ev yaptığının, taşınmaz üzerinde bulunan fındıkları kimin topladığının, gelirini kimin aldığının, murisin sağlığında paylaştırdığı başka taşınmazlar olup olmadığının maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenmesi,” gereğine değinilmek suretiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı mirasçıları vekili temyiz yoluna başvurmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 22.02.2023 tarih 2021/5550 Esas, 2023/1054 Karar sayılı kararıyla; "Mahkemece ...’nun 1/12 payı yönüyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, Zeki payı yönüyle davacı lehine oluşmuş olan usuli kazanılmış hakkı ortadan kaldıracak şekilde davanın tümden reddine karar verilmesi isabetsiz" olduğuna değinilerek hüküm bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla; mirasçılar arasında usulüne uygun bir paylaşım olmadığı, muris ...'nun davacı Hamdiye geçimini sağlaması için geçici olarak verildiği, dahili davalı ...'nun kabulü bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Salıpazarı ilçesi, ... köyü, Merkez mevkii 110 Ada 12 Parsel nolu taşınmazın tapu kaydının davalı ...'nun hisse payı (1/12) yönünden iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davalılar ..., ... ve ... yönünden davanın reddine, davalılar ..., ..., ..., ... ve dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıların murisi ...’nin 1964 yılından beri dava konusu taşınmazı kullandığını, taşınmaz üzerine ev yaptığını, fındık diktiğini, mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının da iddialarını doğruladığını, davanın ne sebeple reddine karar verildiğini anlayamadıklarını ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Kadastro sonucunda Samsun ili, Salıpazarı ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 110 ada 12 parsel sayılı 29.814,50 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., ..., ..., ... ve ... adına verasette iştiraken tespit ve Komisyon kararı uyarınca ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiş; dava tarihinden önce ve yargılama sırasında yapılan kayden satış ve tevhit işlemleri sonucunda taşınmazın 24/384 payı davalı ..., 8/384 payı davalı ... , 265/384 payı davalı ..., 55/384 payı davacı ... ve 1/12 payı davacı ...’nun oğlu dahili davalı ... adına tescil edilmiştir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, bozmaya uygun şekilde karar verilmesine göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın Çarşamba 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.