Logo

1. Hukuk Dairesi2025/9 E. 2025/1029 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını mal kaçırma amacıyla davalı üvey kardeşlerine devrettiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların davacıya isabet eden kısmının değerinin, 2024 yılı istinaf kesinlik sınırının altında kalması ve kararın usul ve kanuna uygun olması gözetilerek, davalının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/2476 E., 2024/2611 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/276 E., 2024/39 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakan babasının taşınmazlarını mal kaçırma amacıyla davalı üvey kardeşlerine devrettiğini, davalıların murisin yaşlılığından ve saflığından yararlanarak murisi kandırmak suretiyle kendilerine bir mal bırakmamak amacıyla temlikleri yaptırdığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemiş, 10.11.2016 tarihli dilekçesi ile dava konusu edilen taşınmazların 129 ada 300 ve 118 ada 27 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu bildirmiş, davacı vekili 22.12.2016 tarihli celsede, müvekkilinin taşınmazların ada ve parsel numaralarını yanlış bildirdiğini, dava konusu taşınmazların 129 ada 151, 130 ada 5, 122 ada 186, 129 ada 300 ve 146 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu bildirmiş, aşamada davacılar vekili talebini müvekkilinin miras payına hasretmiş, 28.02.2019 tarihli celsede davacı vekili 118 ada 27 parsel sayılı taşınmaz yönünden davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalı ...; dava dilekçesinde taşınmazların bildirilmediğini, esasa girilmemesi gerektiğini, temliklerin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 26.09.2019 tarihli ve 2016/572 Esas, 2019/645 Karar sayılı kararı ile, 118 ada 27 parsel yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, diğer parseller yönünden esastan reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 21.06.2022 tarihli ve 2022/1195 Esas, 2022/1525 Karar sayılı kararı ile eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle başvurunun kabulüne, hükmün kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile; 129 ada 300 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, diğer parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın kesin olduğu gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle:

Kararın mahkemeye erişimi engellediğini, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılmış olan eldeki tapu iptali ve tescil davasında kesinlik sınırının olmadığını, 146 ada 3 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki yapıların değerinin 2017 tarihinde 342.443,22 TL olarak hesaplandığı, yapıların arza tabi olduğu, davacı adına 4/48 payın tescil edilmesi ile sadece anılan taşınmaz yönünden bile istinaf inceleme sınırının üzerinde olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesinin aynı davada çelişkili tutumlar sergilediğini, davacının başvurduğu istinaf kanun yolunda arazilerin toplam değerinin esas alındığı ve dava konusu tüm taşınmazların değerinin istinaf incelemesi sınırının üzerinde olması nedeniyle inceleme yapıldığını ve kararın kaldırıldığını, 2019 yılında istinaf başvuru sınırının üstünde olan davanın 2024 yılında güncel istinaf sınırının altında kalması ve İlk Derece Mahkemesinin kararının güncellenen miktar sebebiyle kesin hale gelmesinin hakkaniyete uygun olmadığını, davanın esası hakkında da hatalı değerlendirme yapıldığını, dava konusu taşınmazların hatalı tespit edildiğini, muvafakatlerinin olmadığının dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriğinden; dava konusu taşınmazlardan davalı ... adına kayıtlı bulunan taşınmazların keşfen saptanan dava tarihindeki değerleri toplamı 96.707,83 TL, davacının 4/48 miras payına isabet eden değer ise 8.058,99 TL olup 2024 yılı istinaf kesinlik sınırı olan 28.250,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup özellikle kayıt maliki olmayan mirasçıların hüküm başlığında gösterilmesinin mahallinde her zaman düzeltilebilecek nitelikte maddi bir hata olduğu anlaşılmakla davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle:

Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.