"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1630 E., 2024/1411 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/342 E., 2024/60 K.
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının eski eşi olan ... 'tan Isparta 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/756 E. 2002/612 K. sayılı ve 23.12.2002 tarihli kararı ile boşandığını, söz konusu boşanmanın kesinleştiğini, boşanma davasının açıldığı tarihten bugüne kadar davacı ile eski eşinin asla fiili birlikteliği olmadığını, davacının eski eşinin kamyon şoförü olduğunu, mesleği gereği çok uzun yolculuklar yaptığından konut ihtiyacı olmadığını, kullandığı araçla barınma ihtiyacını karşıladığını, ancak ilgili hukuki işlemler açısından ikametgah adresine ihtiyacı olduğundan davacının ortak çocuklarıyla ikamet ettiği adresi kullandığını, zira davacının eski eşi adına gelen tebligatların çocukları tarafından takip edildiğini, eski eşin haberdar edildiğini, bu durumun 2015'e kadar devam ettiğini, 18.08.2015’ten sonra görünürde aynı olan ikametgah adreslerinin ayrıldığını, diğer taraftan eski eşin 2018 yılında başka bir kadınla nişanlandığını, bu durumun başlı başına eski eşle fiili birlikteliğinin söz konusu olmadığını ispatladığını, yukarıda arz ve izah olunan sebepler ve resen dikkate alınacak nedenler ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının muvazaalı boşanma ve fiili birliktelik gerekçesiyle davacının maaşının kesilmesine ilişkin dair işlemin iptalini, davacının kesilen aylığının 18.08.2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Kurumdan tahsilini ve kesilen aylığın yeniden bağlanmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının 5 yıl geçtikten sonra davayı açtığını, Kurum denetmenleri tarafından düzenlenen rapora göre davacının boşandığı eşi ile fiilen birlikte yaşadığının tespit edilmesi üzerine; davacının aylığının kesildiğini, davacının sunduğu delillerin davacının eski eşi ile birlikte yaşamadığını ispata yeterli olmadığını, Kurum denetmenleri tarafından yapılan inceleme neticesinde davacının eski eşi ile birlikte yaşadığının tespit edildiğini, bunun üzerine Kurum tarafından maaş kesme işlemi yapıldığını, Kurum tarafından yapılan işlemin Kanun'a ve yönetmeliklere uygun olduğunu, davacının tüm taleplerinin reddi gerektiğini, mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı, dinlenen tanıkların beyanları, bilirkişi raporu bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacı hakkındaki davalı Kurum tarafından yürütülen soruşturma sonucu düzenlenen 20.03.2013 tarih ve EA-2013/038 sayılı denetmen raporu ile boşanma tarihinden itibaren davacı ile eski eşin 2013 yılına kadar Keçeci Mah. 117. Cad. No: 30 Merkez/Isparta adresinde fiili birlikteliklerinin devam ettiği tespitinin yerinde olduğunun kabul ile Kurum işleminin iptaline yönelik talebin bu sebeple reddine, ayrıca kesilen aylığın faizi ile birlikte yeniden bağlanmasına yönelik talep hakkında da davacı ile eski eşin dava tarihinden çok kısa bir süre önce dahi birlikte hastaneye tedaviye gittikleri hususu da göz önünde bulundurularak fiili birlikteliklerinin dava tarihine kadar devam ettiği kanaati sebebiyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararını kabul etmediklerini, Kurumca tutulan raporu kabul etmediklerini, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, Mahkemece detaylı araştırma ve inceleme yapılmadığını beyanla, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yetim aylığını kesen Kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun'un 56/son fıkrasıdır. Maddenin başlığı gelir ve aylık bağlanamayacak haller olup, maddeye göre; "ölen sigortalının hak sahiplerinden; ... eşinden boşandığı halde eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar 96 ıncı madde hükümlerine göre geri alınır. ",
Madde 96 hükmüne göre "Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;
a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
"..itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır..."
Aynı Kanun'un 59 uncu maddesinin başlığı Kurumun denetleme ve kontrol yetkisi olup maddeye göre; "bu kanunun uygulanmasına yönelik işlemlerin denetimi, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları eli ile yürütülür ...", maddenin 2 nci fıkrasında "Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarına görevleri sırasında tesbit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir..." şeklinde düzenlenmiştir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.