Logo

10. Hukuk Dairesi2024/10385 E. 2024/11769 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, davalı işyerinde çalıştığına dair sigorta tescil kaydı olmaması nedeniyle açtığı hizmet tespiti davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hizmet akdi olsa dahi Kuruma bildirim yapılmadığı durumlarda, hak düşürücü sürenin işlemeye devam edeceği ve davanın bu süre geçtikten sonra açıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/748 E., 2024/502 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 5. İş Mahkemesi

SAYISI : 2017/96 E., 2021/41 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı işyerinde 20.04.1992 – 30.05.1992 tarihleri arasında Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.

II.CEVAP

Fer’i müdahil SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.

III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının herhangi bir sigortalılık tescil kaydına rastlanılmadığı, davacının davalı işveren nezdinde çalıştığına dair herhangi bir kaydın, bir işe giriş bildirgesinin olmadığı, davacı ... ile davalı arasında bir iş akdi olsa dahi Kurum haberdar olmadığı sürece hak düşürücü sürenin işlemesini engellemeyeceği, bu nedenle davacının davalıya ait işyerinde iddia edilen hizmetlerinin geçtiği yıl sonundan itibaren 5 yıl içinde dava açılması gerekirken davanın 15.05.2017 tarihinde hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı anlaşıldığından, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A.İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:

Davacının İstinaf Sebepleri

Davacı istinaf dilekçesinde; kararın usulu ve yasaya aykırı verildiğini, davalı işyerinde 20.04.1992 tarihinde çalışmaya başladığını, 30.05.1992 tarihinde işten ayrıldığını, davalı işverenin yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle mağdur olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; incelenen kararın, dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği anlaşıldığından, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacının Temyiz Sebepleri

Davacı; istinaf sebepleri doğrultusunda hükmün temyizen bozulmasını istemiştir.

C.Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hizmet tespitine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 506 sayılı Kanun'un 79/10 uncu maddesi.

3.Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.