Logo

10. Hukuk Dairesi2024/8241 E. 2024/10312 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Takip konusu alacağın likit ve belirgin olup borçlunun itirazının haksız olduğunun tespiti karşısında, icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin icra inkar tazminatı talebini reddeden hükmü düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2782 E., 2024/1143 K.

KARAR : Esastan red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 25. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/260 E., 2022/485 K.

Taraflar arasındaki asıl dava Kurum işlemi iptali, birleşen dava itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın, taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvrusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl davada davacı vekili özetle; kesilen ölüm aylığının yeniden bağlanmasına ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kesinti tarihi olan 2011/Eylül ayından itibaren alması gereken aylıklar için 1.000,00 TL'nin işleyecek yasal faizleri ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Birleşen dava davacı vekili özetle; Yozgat 1. İcra Müdürlüğünün 2012/4847 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından 16.01.2013 tarihinde takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davalının müvekkil Kurumdan yersiz olarak almış olduğu aylıkların tahsili amacıyla kanuna uygun olarak başlatılan bu icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Asıl davada davalı SGK vekili, birleşen davada ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince; asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, davalının Yozgat İcra Dairesinin 2012/4847 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptaline, takibin 766,58 TL asıl alacak ve 97,69 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine dair karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı/birleşen dosya davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı/birleşen dosya davacı Kurum vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; birleşen dosyada verilen kısmen kabul kararının kaldırılarak davacının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamına göre mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, asıl dava Kurum işlemi iptali, birleşen dava itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun'un 56/2 nci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, asıl dava davacısının tüm ve asıl dava davalısı Kurum vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.İcra İflas Kanunu’nun 67 nci maddesinin 2 nci fıkrası hükmüne göre, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek, haklı çıkması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.

3.Öte yandan, alacağın likit ve belli olması gerekir. Başka bir ifade ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya belirlenmek için bütün unsurlar bilinmekte veya bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından tahkik ve tayin edilmesi mümkün nitelikte olması yeterlidir. Borçlu ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.

4.Davanın yasal dayanaklarından olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesinin ikinci fıkrasında, borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse alacaklı yararına ve istem üzerine tarafların durumuna, davanın ve hüküm altına alınan şeyin tahammülüne göre, hüküm altına alınan tutarın %40’ından aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata karar verileceği öngörülmüştür. Söz konusu hüküm 02.07.2012 kabul, 05.07.2012 resmi gazete yayınlanma tarihi itibariyle 6352 sayılı Kanun’un 11 nci maddesi ile değiştirilerek %40 olan icra inkar tazminatı %20’ye düşürülmüştür.

5.Belirtilen açıklamalar ışığında somut olay irdelendiğinde; takip konusu asıl alacağın likit, yani belirgin olması karşısında, borçlunun, hükmedilen miktar üzerinden takip tarihine göre hesaplanacak asgari %20 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken; yanılgılı şekilde, alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle yazılı şekilde icra inkar tazminatına yönelik istemin reddine karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.

6.Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Asıl dava davacının, birleşen dava davalısının tüm ve asıl dava davalısı, birleşen dava davacının, Kurumun diğer temyiz itirazlarının reddine;

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, Kurumun temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B-2) numaralı bendi silinerek yerine, "İtirazın iptali nedeniyle hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanacak % 20 icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine" ibaresinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.