Logo

10. Hukuk Dairesi2024/8351 E. 2024/9797 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının 05.03.1997-04.10.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebiyle açtığı hizmet tespiti davasında, davalı Kurum'un davacının başvuru tarihinden önceki süreyi kapsayan sigortalılık talebini reddetmesinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı Kurum'a gönderilen eksik posta gideri ikmal muhtırasının vekile değil, doğrudan Kurum'a tebliğ edilmesi gerektiği, bu nedenle temyiz başvurusunun reddine dair ek kararın kaldırıldığı ve dosyanın esasına göre, davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/61 E., 2024/243 K.

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/170 E., 2023/231 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin 09.05.2024 Temyiz Başvurusu Değerlendirme Kararı ile temyiz talebinin reddine dair ek kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; serbest meslek mensubu olan davacının, davalı Kuruma 2001 yılında başvurduğunu, davalı Kurum tarafından davacının Bağ-Kur sigortalısı olarak 04.10.2020 tarihinde tescil edildiğini, davalı Kuruma 23.08 2021 tarihinde yaptıkları başvuru ile davacının Bağ-Kur sigortalılık tescil tarihinin 05.03.1997 olarak düzeltilmesini talep ettiklerini, bu talebinin davalı Kurum Şehitkamil Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğünün 06.09.2021 tarihli E-71607878 -201.02.01-30636810 sayılı kararı ile reddedildiğini, bu kararın iptalini ve davacının Bağ-Kur tescil tarihinin 05.03.1997 olarak tespit ve tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; davacının usulüne uygun müracaat şartını yerine getirmediğini, hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının 4/b tescil kaydının 04.10.2000 tarihinde yapıldığı, 619 sayılı Kanun hükmünde kararname ile getirilen ve daha sonra 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanun'a göre 20.04.1982 ile 04.10.2000 tarihleri arasında vergi mükellefiyeti ve meslek kuruluşu kayıtları olduğu halde 04.10.2000 tarihine kadar Kuruma kayıt ve tescillerini yaptırmayanların tüm hak ve yükümlülükleri 04.10.2000 tarihinde başlar denildiğini, bu nedenle davacının 4/b sigortalılığının 04.10.2000 tarihinde başlatıldığını, 04.10.2000 tarihinden önce Kuruma müracaat ederek vergi ve meslek kuruluşları kayıtlarına istinaden kayıt ve tescilini yaptırmadığından 4/b sigortalılığı 04.10.2000 öncesi başlatılmasının mümkün bulunmadığını, açık kanun hükmü uyarınca Kurum tarafından işlem yapıldığını, söz konusu işlem yönünden davacı tarafın iddia ettiği gibi herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dava konusu dönemde 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde, Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davayı açmadan önce sosyal güvenlik kurumuna başvuruda bulunduklarını, taleplerinin reddedildiğini ve istinaf aşamasında Kuruma başvuru olmadığının ileri sürüldüğünü, kaldırma kararında belirtilen tüm eksiklikleri gidermelerine rağmen davanın reddine karar verildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin, istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep 1. İş Mahkemesinin 31.10.2023 tarih, 2023/170 Esas - 2023/231 Karar sayılı ilamının HMK'nın 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden karar verilmesine, davanın kabulü ile davacının 05.03.1997 - 04.10.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu esnaf Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Kurum vekili, davaya konu edilen duruma ilişkin yasal düzenlemenin açık hükmü uyarınca müvekkili Kurum tarafından işlem yapıldığını, söz konusu işlem yönünden davacı tarafın iddia ettiği gibi herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının 05.03.1997-04.10.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile mülga 1479 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvuran davalı Kurum adına, eksik posta giderinin ikmali amacıyla düzenlenen muhtıra gereğinin kesin süre içerisinde yerine getirilmediği gerekçesiyle temyiz başvurusunun 09.05.2024 tarihli ek karar ile reddine karar verilmiş ise de; 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “elektronik tebligat” başlıklı 7/a maddesi; “Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.

1. 10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar.…” düzenlemesini, aynı Kanun’un 11 inci maddesi ise; “Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır…” düzenlemesini içerdiğinden, davalı Kurumun 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (IV) sayılı cetvelde yer alan kamu idarelerinden olduğu gözetilerek posta giderinin tamamlatılması hakkında düzenlenen muhtıranın vekil adı tebliğ mazbatasında belirtilmek suretiyle davalı Kurumun ilgili birimine tebliğ edilmesi gerekirken, anılan muhtıranın doğrudan vekil Av. ...'ın e-tebligat adresine 29.04.2024 tarihinde tebliğ edilmesinin hatalı olduğu, buna göre muhtıra davalı Kuruma usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden davalı Kurum adına muhtıra gereğinin öğrenme tarihine göre süresi içerisinde tamamlanmış olduğu anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz başvurusunun reddine dair ek kararının kaldırılmasına,

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.