Logo

10. Hukuk Dairesi2024/8620 E. 2024/10971 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı şirkette sigortasız olarak çalıştığı iddia edilen dönem için hizmet tespiti ve prime esas kazanç tespiti talepli davasına ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, tanık beyanları ve telefon kayıtları gibi delillere dayanarak davacının belirtilen dönemde davalı şirkette çalıştığını tespit etmesi ve yazılı belge olmaması sebebiyle ücretin asgari ücret olarak kabul edilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/249 E., 2024/253 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 16. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/31 E., 2022/295 K.

Taraflar arasındaki hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, dava dilekçesinde; davacının davalı şirkette 14.02.2017 tarihinde muhasebe servisinde yardımcı eleman olarak işe başladığını, ancak 17.10.2017 tarihinde işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiğini, 12.12.2017 tarihinde çıkış kodunun 01 deneme süreli iş sözleşmesinin feshi olarak yapıldığını, Şubat 2017-Eylül 2017 döneminde 1.404,00 TL Eylül 2017-17.10.2017 döneminde 1.600 TL maaşının elden ödendiğini, Şubat 2017-Eylül 2017 arasında 08.30-19.00, Eylül 2017-Aralık 2017 ayları arasında 07.30-19.30 saatleri arasında servis hostesliğinde, 09.00-18.00 saatleri arasında da firma içerisinde çalıştığını, firmadan çıktığı tarihte 7,5 aylık hamile olduğunu, bu nedenle maddi manevi kayba uğradığını, 2 haftalık ihbar tazminatının da ödenmediğini belirterek, davacının sigorta başlangıç tarihinin 14.02.2017 tarihi olarak tespiti ile 14.02.2017-17.10.2017 tarihleri arasında yatırılmayan sigorta primlerinin davalı tarafından yatırılmasını, bu hizmetlerinin diğer hizmetleri ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1-Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının çalıştığını iddia ettiği sürenin gerçek dışı olduğunu, müvekkil şirket tarafından davacının işe başlar başlamaz tüm sigorta kayıtlarının yapıldığını ve ödenmesi gereken primlerin düzenli olarak SGK'ya ödendiğini, hiç kimsenin, günümüz teknolojik imkanlarıyla 8 ay boyunca sigortasız olduğunu bilmeden çalıştığının kabul edilemeyeceğini, davacı ile iş sözleşmesi imzalandığını, iş sözleşmesinin başlangıç tarihinin 17.10.2017 tarihi olduğunu, çalışanların işe başlatmadan önce Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğüne bildirildiğini, davacının da bildiriminin 18.10.2017 tarihinde yapıldığını, ücretine ilişkin iddiaların da gerçek dışı olduğunu, tüm çalışanların ücretlerinin banka aracılığıyla ödendiğini, ücret bordrolarını da ihtirazı kayıtsız olarak imzaladığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2-Fer'i müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı, hak düşürücü süre, derdestlik, husumet, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, davacının talebi ile ilgili Kurumun yaptığı işlemin doğru olduğunu, herhangi bir eksiklik bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bordro tanığı olan tanıkların beyanları, telefon kullanım detay bilgilerindeki kayıtlar ile telefon numaralarını doğrulayan tanık beyanları, Kurum kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davacının 1181282 sicil sayılı davalı işyerinde 14.02.2017-17.10.2017 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının 01.09.2017-17.10.2017 tarihleri arasındaki maaş miktarının 1.600 TL olup, senetle ispat zorunluluğu sınırın altında kaldığından senetle ispat kuralına tabi olmayıp her türlü delille ispat kuralına tabi olduğunu, davalının davacıya 2.051,57 brüt ücret ödediğini, net ücretin 1.466,28 TL olduğunu, 133,31 TL AGİ de eklendiğinde maaşının 1.600 TL olduğunu, davacının 01.09.2017 ile 17.10.2017 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığının kabul edildiğini ve fakat bu döneme ilişkin aylık net 1.600,00 TL maaş aldığı iddiasının reddedildiğini, bu durumda aylık 1.600 TL net ücret üzerinden 01.09.2017-17.10.2017 tarihleri arasındaki 47 günlük çalışmaya ilişkin olarak brüt 3.727.80 TL ücret tahhakkuk edecek olup aylık kabule göre 1.400 TL net ücret üzerinden 01.09.2017-17.10.2017 tarihleri arasındaki 47 günlük çalışmaya ilişkin olarak brüt 2.784,75 TL ücret tahakkuk edeceğini, bu durumda reddedilen kısım brüt 943,10 TL olduğunu, bu miktar üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, ret miktarını aşacak şekilde vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkette 17.10.2017 tarihinde çalışmaya başladığını, 14.02.2017 tarihinden 17.10.2017 tarihine kadar sigortasının yapılmadığını bilmediğini iddia ettiğini, 8 ay boyunca davacının hiçbir sosyal ... olduğunu bilmeden çalıştığını iddia etmesinin kötü niyet göstergesi olduğunu, müvekkil şirketin eğitim öğretim kurumu olması dolayısıyla çalışanlarını işe başlatmadan önce Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğüne yasal olarak bildirim yapmak zorundu olduğunu, müvekkili şirketin 8 ay boyunca davacıyı sigortasız çalıştırıp bir anda sigortalı çalışan olarak iş akdi imzalamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davacının iddiasının tanık beyanlarıyla da sabit olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3.Fer'i müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili Kurumca yapılan işlemlerin yasal mevzuata uygun olup, hukuka aykırılık ve yanlışlık bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çalışmayı doğrulayan kamu tanık beyanları dikkate alınarak hizmet süresinin belirlenmesi ve yazılı belge bulunmaması nedeniyle çalışmanın asgari ücret ile yapıldığına karar verilmesi yerinde olmuştur, gerekçesi ile istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde fer'i müdahil Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Fer'i müdahil Kurum vekilleri istinaf dilekçesi ile aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hizmet ve prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun 77 nci, 79 uncu, 80 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup fer'i müdahil Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler ile dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.