Logo

10. Hukuk Dairesi2024/9772 E. 2024/9774 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı kooperatifte değnekçi olarak çalıştığına dair hizmet tespiti istemi.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen işçilik alacağı dosyası, dinlenen tanık beyanları ve karar defteri içeriğiyle davacının davalı kooperatifte belirtilen sürelerde çalıştığı hususu ispatlandığından mahkemenin hizmet tespiti yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/744 E., 2024/304 K.

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen hizmet tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, davalı kooperatife 01.10.1996-13.06.2014 tarihleri arasında değnekçi olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının değnekçi olarak tabir edilen işi yaptığını, duraklara gelen minibüslerin geliş gidiş düzenini sağlamayı kendisine görev edinmiş bir kişi olduğunu, durağa girip çıkan minibüslerin verdiği bahşişlerle geçimini yaptığını, taleplerinin zamanaşımına uğradığını, yeşil kart sahibi olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Fer'i müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde, Kurum kayıtlarının tetkikinde davacının çalıştığına dair herhangi bir işe giriş bildirgesi verilmediğinin anlaşıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 26.02.2018 tarihli ve 2016/235 E., 2018/163 K., sayılı kararıyla;davacının sigortalı tescil kaydının bulunmadığı, Diyarbakır 2.İş Mahkemesinin 2014/611 Esas sayılı dosyasında bulunan davalı Kooperatife ait 28.07.2000 tarihli karar defteri suretinde durakta çalışan kahyaların altı ayda bir alacak maaşa göre % 15 zam alacaklarının belirtildiği, bu durumda değnekçi olarak çalıştığı anlaşılan davacının ücretinin davalı kooperatif tarafından ödendiği, ücret artışlarınında yine kooperatif tarafından belirlendiği, bu durumda taraflar arasında hizmet aktine dayalı bir ilişki kurulduğu dinlenen tanıklar ve Diyarbakır 2.İş Mahkemesinin 2014/611 Esas sayılı kararı uyarınca davacının 01.10.1996-13.06.2014 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı ve 6373 gün sayısının Kuruma bildirilmediği anlaşılmakla davacının 01.10.1996 - 13.06.2014 tarihleri arasında davalı iş yerinde çalıştığı ve 6373 günlük çalışmasının SGK 'ya bildirilmediğinin tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer'i müdahil Kurum vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.02.2021 tarihli ve 2018/2030 E., 2021/72 K., sayılı kararıyla; davacının Diyarbakır 2.İş Mahkemesinin 2014/611 Esas sayılı dosyasında açtığı işçilik alacağı davası Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, Mahkemece davacının 01.10.1996 ile 13.06.2014 tarihleri arasında çalıştığının kabul edilerek hesaplama yapıldığı, bu durumda eldeki davanın dayanağını oluşturan hizmet süresinin tespiti bakımından davacının 01.10.1996 ile 13.06.2014 tarihleri arasında çalıştığının kabul edilerek kesinleşen hükmün, eldeki davada kesin delil olduğu gözetildiğinde, Mahkeme kararının; dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği dikkate alınmak sureti ile HMK'nın 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca davalının ve fer'i müdahilin istinaf başvurularının yerinde olmadığı anlaşılmıştır gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve fer'i müdahil Kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin, 10.11.2021 tarihli ve 2021/4431 E., 2021/13847 K. sayılı kararıyla; Mahkemece, Kooperatife kayıtlı dolmuşların çalıştığı tüm hatları tespit ederek, bu hatlarda (aynı duraklarda) şoför, kâhya (değnekçi) gibi çalışanlar ve komşu işyerleri sahipleri ile çalışanları, Kurumdan, Emniyet, Belediye, Şoförler-Minibüsçüler Odasından tespit edilerek çalışmanın gerçek bir çalışma olup olmadığı, çalışmanın niteliği yönünde bilgi ve görgülerine başvurmak ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir, gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kesinleşen işçilik alacağı dosyası, dinlenen kamu tanıklarının beyanları, davacının 01.10.1996-13.06.2014 tarihleri arasında davalı iş yerinde değnekçi olarak çalıştığı ve 6373 günlük çalışmasının SGK 'ya bildirilmediğinin tespitine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde fer'i müdahil Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Fer'i müdahil Kurum vekili temyiz dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun 79 uncu, 5510 sayılı Kanun 86 ncı maddesi hükümleridir.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, karar defteri ve içeriği, kamu tanıkların beyanlarına göre kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Fer'i müdahil Kurum vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.