"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/827 Esas, 2023/1454 Karar
HÜKÜM : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/715 E., 2020/559 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ile müvekkili arasında yapılan 05.08.2006 tarihli satış vaadi sözleşmesi gereği, sözleşmede plakaları belirtilmiş olan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... plakalı araçların müvekkiline kayıtsız, şartsız ve borçsuz bir biçimde satışının verileceği ve yasal devirlerinin yapılacağı taahhüt edildiğini, davalı tarafın sözleşmedeki taahhüde uymadığını, sözleşmeye aykırı davrandığını, sözleşmede bahsi geçen araçların devrini müvekkiline vermediği gibi araçların bedelini de müvekkiline vermediğini, araçların sözleşmede taahhüt edildiği biçimde devirlerinin yasal olarak yapılmayıp fiilen araçların müvekkiline teslim edilmemesinden dolayı araçların fiilen çalışamaması neticesinde uğranan gelir kaybının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 107 nci maddesi gereği belirsiz alacak olarak şimdilik 10.000,00 TL'sinin 05.08.2006 tarihinden itibaren ve her ay ayrı ayrı işleyecek en yüksek ticari faizi ile davalıdan alınıp müvekkile verilmesini, tüm araçların toplam miktarının fazlaya ilişkin hakların saklı olmak kaydıyla şimdilik 350.000,00 TL sinin 05.08.2006 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile davalıdan alınıp müvekkile verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı üzerinden bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, plakaları belirtilmiş toplam on adet aracın 05.08.2006 tarihinde kayıtsız şartsız ve borçsuz olarak davacıya verileceğine dair adi yazılı sözleşme yapıldığı, dayanılan sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 22/2 fıkrası uyarınca kanun koyucu tarafından geçerlilik şekline tabi tutulduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d fıkrası uyarınca araç satış sözleşmelerinin geçerliliği noterde resmi şekilde yapılmalarına bağlı olduğu, 818 sayılı Kanun'un 22/2 fıkrası uyarınca araç satış sözleşmesi yapma vaadi de aynı resmi şekle tabi olduğu, yapılan araç satış vaadi sözleşmesinin resmi olarak yapılmadığından kesin hükümsüz olduğu, tarafların geçersiz sebebe dayanan edim zenginleşmesi hükümleri uyarınca verdiklerini iade ile yükümlü olduğu, davacının davalıya satış vaadi kapsamında herhangi bir bedel ödemediği, davalının da araçların zilyetliğini devretmediği açık olduğu, bu kapsamda tarafların iade yükümlülükleri bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/1106 E. ve 2017/213 K. sayılı dosyasında araç satış vaadi sözleşmesi kapsamında teslim edilmeyen dava konusu araçların bedelinin ve mahrum kalınan kârın tahsilinin talep edildiği ve her iki davanın dava konusunun, hukuki sebebinin ve taraflarının aynı olduğu, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/1106 E. sayılı dosyasında davanın 02.04.2013 tarihinde açıldığı, 21.03.2017 tarihinde karara bağlandığı ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 17.01.2019 tarih, 2018/1291 E. ve 2019/231 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğinin görüldüğü, somut davada dava tarihinin 18.07.2016 tarihi olduğu ve dava tarihinde Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/1106 E. sayılı dosyasındaki yargılamanın derdest olduğunun anlaşıldığı, bu durumda Mahkemece derdestlik dava şartı eksikliği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusu usulen yerinde görülerek, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın HMK'nın 114/1-ı hükmü uyarınca derdestlik dava şartı eksikliği sebebiyle usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, araç satış vaadi sözleşmesi kapsamında teslim edilmeyen araçların bedelinin ve mahrum kalınan kârın tahsiline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Kanun'un 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 18.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.