Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2767 E. 2025/1106 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından armatöre ödenen demuraj bedelinin, davalıya rücu edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, satım sözleşmesi ile malların taşınmasında davalı adına organizatörlük yaptığı ve fiili taşıyana ödediği demuraj ücretini davalıya rücu edebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/649 Esas, 2024/299 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

SAYISI : 2016/471 E., 2020/248 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili ile fer'i müdahil vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının yurt dışından satın alarak finansal kiralama yoluyla dava dışı Dia Ahşap Ürünleri ...Ltd. Şti.'ne kiraladığı emtiaların gemi ile Yarımca Limanı'na getirilmesinden sonra konteynerlerin zamanında boşaltılıp teslim edilmemesinden dolayı armatör Tarros Denizcilik A.Ş. tarafından davacı adına düzenlenen demuraj faturasının müvekkili tarafından 23.09.2016 tarihinde ödendiğini, demurajdan sorumlu olan davalı şirketin ise demuraj ücretini müvekkiline ödemekten imtina ettiğini, bu nedenle davacı tarafından armatör firmaya ödenen demuraj bedelinin davalıya rücu edilebilmesi için icra takibinin başlatıldığını, davalının takibe haksız şekilde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile 120.225,53 USD üzerinden icra takibinin devamına, alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile dava dışı kiracı Dia Ahşap Ürünleri ...Ltd. Şti. arasında 18.05.2016 tarihli finansal kiralama sözleşmesi düzenlendiğini, davacının bu finansal kiralama sözleşmesinden haberdar olduğunu, sözleşmede kiracının nakliye, navlun, ardiye ve bunun gibi gider ve masraflardan sorumlu olduğunun kabul edildiğini, bu nedenle talep edilen alacaktan dava dışı Dia Ahşap Ürünleri ...Ltd. Şti.'nin sorumlu olduğunu, davacının demuraj alacağını satıcı ile imzaladığı navlun sözleşmesine dayandırdığını, ancak müvekkilinin navlun sözleşmesinin tarafı olmadığını,demuraj bedelinin müvekkili şirketten tahsil edilebileceği düşünülse dahi davacı ile satıcı arasında akdolunan konşimentoda demuraj tarifesine yer verilmediğini,müvekkili şirketin gönderileni olmadığı konişmento hükümleri gereğince demuraj bedelinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı TTK) 1203.maddesine göre müvekkilinden istenemeyeceğini, davacı şirketin alt yüklenici ile konişmento düzenlerken piyasadaki demuraj tarifelerine uygun rayiçten demuraj tarifesi belirlemesi gerekirken fahiş olan tarifenin uygulanmasıyla oluşan demuraj bedelinin müvekkilinden talep edilmesinin haksız olduğunu belirterek davanın reddi ile davacının % 20'den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının yurdışında bulunan firmasından satın aldığı emtiaların gemi ile Türkiye' ye taşındığı, fiili taşımayı yapan "Tarros" firmasının düzenlediği master konişmentolarda gönderilen olarak davacı ....'nin yer aldığı, satım konusu mallarla ilgili olarak ve firmaları tarafından ara konişmentoların düzenlendiği, buna göre taşımanın iki ayrı navlun ilişkisi üzerinden gerçekleştiği, davacının alt taşıma nedeniyle düzenlenen konişmentolarda gönderilen olarak yeralması nedeniyle fiili taşıyan "Tarros" firmasına konteyner bekleme ücreti ödediği belirli olup davacının ödediği konteyner demurajını malın alıcısı Yapı Kredi Finansal AŞ 'ye rücu edebilmesi için akdi taşıyan ya da 6102 sayılı TTK'nın 917.maddesinde düzenlenen taşıma işleri komisyoncusu olarak taşıma zincirinde yer alması gerektiği, davacı her ne kadar ara konişmentolarda taşıyıcı ya da gönderilen olarak yer almamış olsa da, davalı vekili cevap dilekçesinde taşımayı davacının yaptığını kabul etmiş olmasının yanısıra demuraj konusunda taraflar arasında karşılıklı olarak e-posta yoluyla yapılan yazışmalardan sonra davalının demuraj bedelinin bir kısmını yani 24.000,00 USD 'yi davacıya çek ile ödediğinin davacı defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiş olduğu, saptanan bütün bu hususlar ile taşımanın geneli birlikte değerlendirildiğinde davacının satım sözleşmesi ile malların taşınmasında alıcı-davalı Yapı Kredi Finansal adına organizatörlük yaptığı, bu kapsamda fiili taşıyana ödediği demuraj ücretini davalıya rücu edebileceği, davalı vekili her ne kadar finansal kiralama sözleşmesine göre konteyner demurajından finansal kiracı Dia Ahşap Ürünleri Ltd. Şti.'nin sorumlu olduğunu ileri sürmüş ise de, davacı finansal kiralama sözleşmesine taraf olmadığından işbu sözleşmeye konulan hükmün davacıyı bağlamayacağı, davacının ticari defter kayıt bilgilerine göre fiili taşıyan Tarros firması tarafından davacı adına düzenlenen 19.08.2016 ve 24.08.2016 tarihli demuraj faturaları nedeniyle davacının bu şirkete toplam 143.325,00 USD tutarında ödeme yaptığı, bu nedenle davacının davalı şirkete yansıtabileceği demuraj bedelinin en fazla 143.325,00 USD olabileceği, ancak bilirkişi raporları ile hesaplanan konteyner bekleme ücreti yani demuraj bedeli 141.600,00 USD olduğundan rücu edilebilecek tutarın 141.600,00 USD'yi geçemeyeceği, davacının ticari defter kayıtlarına göre davalının demuraj borcu için çekle 24.000,00 USD ödeme yaptığı anlaşıldığından bakiye demuraj ücreti alacağının 117.600,00 USD olduğu, davacı takip talepnamesinde işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de takip öncesi dönemde davalının temerrüde düşürüldüğünün dosya kapsamından anlaşılamadığı, gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 117.600,00 USD'nin icra takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, yargılama neticesinde tespit edilen alacak likit kabul edilemeyeceğinden davacının koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine, reddedilen kısım yönünden davacının kötü niyetle takip yaptığı ispatlanamadığından davalının da kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin davanın kısmen kabulüne dair verilen kararında isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili ile fer’i müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, deniz taşıması nedeniyle oluşan ve fiili taşıyana ödenen demuraj alacağının davalıya rücu edilmesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ve fer'i müdahil vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine, 20.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.