"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/8 Esas, 2024/272 Karar
HÜKÜM : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/499 E., 2023/410 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ile davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin yol bariyeri, hidrolik kapan, mantar bariyer, tuzak, güvenlik yazılımı gibi güvenlik sistemlerinin üretilmesi ve satışı işiyle iştigal ettiğini, yaptığı AR-GE çalışmaları sonucunda “yüzey montaj yol kesici” buluşunu elde ettiğini ve yıllardır bu ürünü üretip “scorpion road blocker” adıyla piyasaya sürdüğünü, ürünün yoğun talep görmesi ve piyasada tutması üzerine patent başvurusunun 26.02.2016 tarihinde 2016/02563 başvuru numarası ile yapıldığını ve başvurunun araştırma aşamasında olduğunu, hal böyleyken davalı tarafından 21.09.2016 tarihinde 2016/13183 sayılı faydalı model tescil belgesi başvurusu yapıldığını ve 21.04.2017 tarihinde başvurunun tescil edildiğini, davalının faydalı model belgesine ait tarifname, teknik çizim ve üretim tekniğinin, müvekkili patent başvurusu ile aynı olduğunu, bu tescilin müvekkilinin patent haklarını ihlal ettiğini, -faydalı model incelemelerinin şekli nitelikte olduğunu, tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma raporu istenilmemesi nedeniyle faydalı model haklarının kötüniyetli olarak kullanıldığını, davalı başvurusunun müvekkilinden 7 ay sonra yapıldığını ve tescile bağlandığını, oysa müvekkilinin buluş konusu ürünü 2014 yılından bu yana tasarlayıp ürettiğini, bu iddiaları kapsayan ve faydalı model tescilinin geri çekilmesi talebinin ihtarname ile davalıya bildirildiğini, ancak davalının faydalı modelini geri çekmediğini ileri sürerek, 2016/13183 sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne, haksız tescile dayalı tüm kullanımlarının önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; 2016/13183 sayılı faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü ve bu faydalı modele dayalı kullanımların önlenmesi istemli işbu davada müvekkiline husumet düşmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının mesnet olarak ileri sürdüğü patent başvurusunun henüz araştırma raporu safhasında olduğunu, bu başvuruya dayalı olarak tecavüz iddiası ile dava açma hakkı olmadığını, davacının tescil işlemlerinin sonuçlanmasına dek bekletilme talebinin yerinde bulunmadığını, esasa ilişkin olarak davacının tecavüz iddialarını destekleyici herhangi somut bir delil sunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket eylemlerinin davacının patent başvurusuna tecavüz oluşturup oluşturmadığının kesin olarak tespiti için davalı ürünlerinin görsellerine ve/veya ürünlerin bizzat kendisine ihtiyaç duyulduğu, eldeki belge ve dokümanlar doğrultusunda davalı ürününün davacı patenti kapsamında kalıp kalmadığının tespitinin yapılamayacağı, bu nedenlerle tecavüz iddiaları yönünden menfi yada müspet bir sonuca ulaşılamayacağı,
davacının tecavüz iddialarının kanıtlanamadığı, davalıya ait 2016/13183 sayılı faydalı modelin 3. ve 4. istemlerinin yeni olduğu, hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, sair istemlerin(1, 2, 5, 6, 7, 8, 9, 10) yenilik vasfını taşımadığı ve hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, tecavüz nedeniyle açılan davanın reddine, hükümsüzlük nedeniyle açılan davanın kısmen kabulüne, davaya konu 2016/13183 sayılı faydalı modelin 1,2,5,6,7,8,9 ve 10 sayılı istemler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, davalı ... hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ... davalı Şirket vekillerince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalılar hakkındaki ret sebepleri farklı olduğundan davalılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığı gibi somut olayda objektif dava birleşmesinin mevcudiyeti nedeniyle davalı Şirket yararına iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin de yerinde bulunduğu gerekçesiyle, davacı ... davalı Şirket vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... davalı Şirket vekillerince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, patent hakkına tecavüzün önlenmesi ile faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
1. Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b.(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin karara yönelik davalı Şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyetince düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporunda, dava konusu faydalı modelin 10 istemden oluştuğu, bunlardan (1) numaralı istemin bağımsız diğerlerinin (1) numaralı isteme bağlı oldukları, (1) numaralı istemin davacının patent belgesi karşısında yeni olmadığı ancak (3) ve (4) numaralı bağımlı istemlerin yeni oldukları mütalaa edilmiştir.
Mülga, 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (551 sayılı KHK) 165/6. hükmünde hükümsüzlük nedenlerinin faydalı model belgesinin sadece bir bölümüne ilişkin bulunması halinde sadece o bölümü etkileyen istem veya istemlerin iptali suretiyle kısmi hükümsüzlük kararı verilebileceği, bir istemin kısmen hükümsüzlüğüne karar verilemeyeceği düzenlendikten sonra, aynı maddenin 7. fıkrasında ise kısmi hükümsüzlük halinde faydalı model belgesinin iptal edilmeyen istem veya istemlerinin KHK'nın 5 ila 7. maddelerine uygun olup olmadıklarının incelenmesi gerektiği ve bu incelemenin sonucuna göre faydalı model belgesinin bu istem veya istemler için de geçerli kalmaya devam edebileceği hüküm altına alınmıştır.
Hal böyle olunca Mahkemece, dava konusu faydalı model belgesinde yeni olduğu bilirkişilerce belirtilen (3) ve (4) numaralı istemlerin 551 sayılı KHK'nın 5 ila 7. maddeleri kapsamında faydalı model korumasından yararlanıp yararlanamayacağı hususunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak bu istemler yönünden hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken dava konusu (3) ve (4) numaralı istemler bakımından yazılı gerekçelerle red kararı verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1 hükmü uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı şirkete yükletilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davacıya iadesine, 24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.