Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2977 E. 2025/1523 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Benzer marka ihtilafında, davalı markasının davacı markasına benzerliği ve kötüniyetli tescili nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının tescil edildiği mal ve hizmetlerin benzerliği, davalı markasının davacı markasının bilinirliği ve sektördeki eskiliği gözetilerek kötüniyetli tescil edildiği kanaatine varılarak, davalı markasının hükümsüzlüğüne dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1266 Esas, 2024/458 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/191 E., 2022/75 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA VE KARŞI DAVAYA CEVAP

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 98/018506 ve 98/003060 tescil numaralı "..." ibareli markaları bulunduğunu, davalı adına tescilli 2016/60617 numaralı " ...+ŞEKİL" ibareli markanın müvekkili markasıyla benzerlik taşıdığını, tüketici nezdinde iltibasa neden olacağını ileri sürerek davalı adına tescilli " ...+ŞEKİL" ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiş, karşı davaya cevabında karşı davanın reddini istemiştir.

II. CEVAP VE KARŞI DAVA

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığı gibi emtiaların da farklılık içerdiğini, "..." ibaresinin İsviçre'nin Romanshorn şehrinin telaffuz ediliş şeklinin birebir aynısı olduğunu, davacı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini gerektiğini, davacının bu markayı kanunda belirtilen süre içerisinde kullanmadığını savunup, asıl davanın reddini ve karşı davada ise davacı adına tescilli 98/018506 ve 98/003060 numaralı "...+ŞEKİL" ibareli markaların ülkemizde kullanılmaması nedeniyle iptalini ve markaların hükümsüzlüğünü talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davada davacının 98/018506 sayılı "...+ŞEKİL" markasının 18. sınıfta

tescil edildiği, davadan sonra markanın müddet olarak işlemden

kaldırıldığı, 98/003060 tescil numaralı "...+ŞEKİL" markasının 14. sınıfta “Kol

saatleri.” için tescil edildiği, "..."

markasının pek çok ülkede tescilli olduğu, asıl dava davalısının “.... ...+ŞEKİL" ibareli markasının 14. sınıfta “Saatler ve zaman ölçme cihazları (kronometreler ve parçaları, saat kordonları

Dahil).” emtilarında tescilli olduğu, taraf markalarının tescil edildiği mal ve hizmetlerin aynı türde olması nedeniyle çağrıştırma-bağlantı kurma ihtimali suretiyle karıştırılma ihtimalinin doğacağı, her ne

kadar ilgili tüketici kitlesi özellikle saat emtiası bakımından uzun araştırmalar yapmaya

ehil bir kitle olsa da "....." ibaresinin özgün bir ibare olması nedeniyle genel izlenim, anlam, tertip tarzı, telaffuz olarak markaların karıştırılacağı,14. sınıftaki mallar bakımından markaların birbirlerine benzediği, davacı markasının tescil tarihi, tarafların aynı sektörde olması, davalı tarafın ve

huzurdaki dava bakımından halefi olan ....’ın "..." ibareli seri

başvurular yapması, davacı markasının sektördeki eskiliği ve bilinirliği, dosyaya

sunulan delillerin niteliği dikkate alınarak davalı tarafın başvurusunun kötüniyet taşıdığı, dosyaya sunulan delillerden davacı markasının

markasal ve ciddi kullanımının dava tarihinden önceki 5 yıllık dönemde de devam ettiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı-karşı davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Asıl dava, davalı adına tescilli 2016/60617 numaralı "...." ibareli markanın hükümsüzlüğü istemi, karşı dava, davacı/karşı davalı adına tescilli 98/018506 ve 98/003060 tescil numaralı "...." ibareli markaların hükümsüzlüğü ve kullanmama nedeni ile iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 05.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.