Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3174 E. 2025/1637 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya ait tescilli markanın davacının tescilli markasıyla benzerlik teşkil edip hükümsüzlüğüne ve davalı şirketlerin ticaret unvanlarının terkinine karar verilmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının bütünü ve ilgili tüketici kitlesi gözetildiğinde iltibas ihtimalinin bulunmadığı ve davalının kötü niyetinin ispatlanamadığı değerlendirilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1684 Esas, 2024/356 Karar

HÜKÜM : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2020/330 E., 2021/705 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına tescilli 2006/24665 sayılı "... ..." ibareli markanın 40 yılı aşkın süredir kullanıldığını, davalı ...'un müvekkili markasıyla iltibas oluşturacak derecede benzer “... ... ...” ibareli 2018/51318 sayılı markayı adına tescil ettirdiğini, ortağı olduğu davalı şirketlerin de bu markayı kullandıklarını, davalı şirketlerin kullanımının müvekkili markasına tecavüz teşkil edip etmediğinin tespiti için Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 D.İş dosyasında yapılan tespitte tecavüzün anlaşıldığını, anılan tespit sonrasında Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/345 E. sayılı dosyasında tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, durdurulması ve sonuçlarının ortadan kaldırılması ile maddi ve manevi tazminat istemli davanın derdest olduğunu, davalının müvekkilinin tanınmışlığından yararlanmak maksadıyla kötüniyetli şekilde markayı tescil ettirdiğini, müvekkilinin dava dışı ... ... Ulusararası Taşımacılık İnşaat Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanıyla tescilli şirketin ortağı olduğunu, davalı ... adına tescil edilen dava konusu markanın müvekkilinin sahibi olduğu şirketin unvanına da tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek davalı adına tescilli 2018/51318 tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, diğer davalıların ticaret unvanlarının terkinine karar verilmesi talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ... yönünden husumet bulunmadığını, tespit dosyasındaki bilirkişi raporunun tek taraflı olarak hazırlatıldığını, delil niteliği taşımadığını, ... ibaresinin coğrafi bir yer adı olup dava konusu markayla davacı markası arasında anılan ibarenin zayıf oluşu nedeniyle iltibas doğmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamına göre, davalı ... Turizm San. Tic. A.Ş. şirketinin 16882 sicil numarası ile diğer davalı ... Turizm Seyahat İşletmeleri Ltd. Şti.’nin .... sicil numarası ile kayıtlı; davalı ...'un diğer davalı ... ... Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin hissedarı olduğu, davacının sicile kaydedilmediği, taraf markalarının bütünü gözetildiğinde ilgili tüketici kitlesi yönünden iltibas ihtimalinin bulunmadığı, davalının kötüniyetinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince taraflarca temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı şahıs adına tescilli markanın hükümsüzlüğü ile diğer davalıların ticaret unvanının terkini istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 10.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.