Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3248 E. 2024/8239 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin, fason üretim yaptığı bir başka şirket adına davacıya ait markayı kullanarak tecavüzde bulunup bulunmadığı, haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı ve tazminat ödenmesi gerekip gerekmediğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, fason üretim yaptığı şirket ile birlikte marka tecavüzünden müteselsilen sorumlu olduğu ve davacı tarafından marka tecavüzü nedeniyle açılan önceki davada tazminata hükmedildiği gözetilerek, tazminatın tekrarlanmaması için yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2020/144 Esas, 2021/434 Karar

HÜKÜM : Davanın kabulü

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, 1957 yılında adına tescil edilen ... markasını bugüne kadar kullandığını, davalının, üzerinde ... ibaresi yer alan ürünleri, marka hakkına tecavüz oluşturacak şekilde ... İç ve Dış Ticaret A.Ş. adına fason olarak ürettiğini, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (556 sayılı KHK) ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 52, 54, 55 ve 56 ncı maddeleri gereğince tecavüzün ve haksız rekabetin tespit edilerek önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL itibar, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın ... firmasına açılması gerekirken fason imalatçı olan müvekkil şirkete açılmasının hukuka aykırı olduğunu, marka, ambalaj tasarım gibi belirlemelerin münhasıran ... firması tarafından yapıldığını, hiçbir şekilde müvekkil tarafından müdahalede bulunulmadığını, arama el koyma tutanağının marka tecavüzünü tespit eden bir tutanak olmadığını, davacının eski tarihli bilirkişi raporunu güncel bilirkişi raporu gibi göstererek mahkemeyi yanılttığını, müvekkil şirketinin daha öncesinde verilen tespit/tedbir kararına harfiyen uyarak herhangi bir marka tecavüzüne girişmediğini, ... ibaresini marka olarak değil, yalnızca ticaret ünvanı olarak kullandığını, öncelikle davanın husumet nedeniyle reddine, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde davanın ... İç ve Dış Tic. A.Ş ye ihbarına karar verilmesini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece davalı Okrar Tarım....Ltd. Şti. tarafından marka hakkına tecavüz oluşturacak şekilde ... İş ve Dış Ticaret A.Ş. adına fason olarak üretim yapıldığı hususunun sabit olduğu ve İzmir Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesince de karar verildiği, bilirkişi raporunda da davalı tarafından iltibas yaratacak şekilde kullanıldığı, bu kullanımın bilinçli ve gayretli olarak yapılmasından ötürü haksız rekabetin oluşacağı, davalı tarafından davacı birliğe ait “...” markasının haksız, iyi niyet ve dürüstlük kurallarıyla bağdaşmayacak şekilde kullanımdan kaynaklı ticari kazanç elde edildiği, davacının davalı tarafından marka hakkına tecavüze ilişkin iddiasının dosyadaki mevcut deliller ile ispatlandığı gerekçesi ile marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile önlenmesine, 1.000,00 TL maddi tazminatın ve yoksun kalınan kazanç tazminatının dava tarihi olan 23.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ve 1.000,00 TL itibar tazminatının dava tarihi olan 23.10.2012 tarihinden itibaren işleyccek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının marka hakkına tecavüzü sebebiyle davacının manevi itibarının zedelendiği anlaşılmakla 10.000,00 TL manevi tazminatın da dava tarihi olan 23.10.2012 tarihinden itibaren işleyccek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile önlenmesi, maddi, manevi ve itibar tazminatı istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6102 sayılı Kanun'un 52 nci, 54 üncü, 55 inci ve 56 ncı maddeleri ile 556 sayılı KHK'nin 62 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.

2.Dava, davalı şirketin ihbar olunan dava dışı şirket ... İç ve Dış Ticaret A.Ş. adına fason üretim yapmak sureti ile davacının markasına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabetin tespiti ile tazminat istemli olduğuna göre davalı şirketin, üretim yaptıran dava dışı şirket ile müteselsilen sorumluluğu bulunmaktadır. Davacı yanca dava dışı şirkete yönelik açılan dava sonucunda İzmir Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 25.06.2015 tarih ve 2015/25 E., 2015/96 K. sayılı ilamı ile, 64.388,97 TL maddi tazminatın, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... şirketinden tahsiline karar verildiği, hükmün Dairemizin 13.12.2017 günlü 2016/4443 E. ve 2017/7208 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, bu itibarla dava dışı şirket ile müteselsilen sorumlu olduğu belirlenen davalıya yönelik açılan eldeki davada maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak tahsilde tekerrür etmemek üzere karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesi ve 5236 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 5236 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi ile değiştirilmeden önceki 438 inci maddesinin yedinci fıkrası gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bend uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının (2) ve (4) numaralı bentlerinde yer alan “...faizi ile birlikte” ibarelerinden sonra gelecek şekilde belirtilen bentlere “...İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 25.06.2015 tarih ve 2015/25 E., 2015/96 K. sayılı ilamı ile ihbar olunan ... İç ve Dış Ticaret A.Ş.'den davacı yanca tahsil edilen maddi ve manevi tazminat miktarları da dikkate alınarak tahsilde tekerrür etmemek üzere...” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.