Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3262 E. 2025/1773 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı şirket adına çekilen ve geri ödemeleri davacı tarafından yapıldığı iddia edilen kredi borcu nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından yapılan kredi geri ödemelerinin davalı şirket hesabından çekilen para ile yapıldığına dair delil bulunmaması ve davacının bu ödemeleri davalıdan talep etmekte haklı olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin itirazın kısmen iptaline ve takibin devamına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1057 Esas, 2024/83 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2016/51 E., 2021/201 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, dava konusu meblağ 567.540,00 TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369/2 hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; aynı zamanda ortağı olduğu davalı şirketin Vakıflar Bankası'ndan kullandığı kredinin geri ödemelerinin müvekkili tarafından yapıldığını, müvekkilinin yaptığı bu ödemeleri davalı şirketten alamadığı için icra takibi başlattığını, ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20'den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde; davacının geri ödemelerini yaptığı kredinin müvekkili şirket adına çekilmiş olmasına rağmen, fiilen davacı tarafından kullanıldığını, kredi tutarının tamamının davacının kontrol ve himayesindeki bir banka hesabına yatırıldığını ve bu hesaptan da davacı tarafından çekildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kredi geri ödemelerinin "... teslimatıdır" açıklaması ile yapıldığının, davacı tarafından bu şekilde davalı şirket adına yapılan toplam ödemenin 459.395,00 TL olduğunun, davalının temerrüde düşürülmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle takibe yapılan itirazın kısmen iptaline 459.395,00 TL asıl alacak yönünden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine ve asıl alacağın %20'si oranında icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirket adına Vakıfbank A.Ş.'den 01.03.2013 tarihinde çekilen 1.000.000,00 TL'lik kredinin, 750.000,00 TL'sinin ... Akü A.Ş.'ye kalan 250.000,00 TL'sinin en son 30.09.2013 tarihinde (o sırada grup şirket olan) ... Ltd. Şti. hesabına aktarıldığı, bu işlemlerin yapıldığı tarihten sonraki 20.06.2014 tarihli genel kurul kararı ile davalının ibra edildiği, davacı tarafından yapılan kredi geri ödemelerinin davalı şirket hesabından çekilen para ile yapıldığına ilişkin delil bulunmadığı, bu kredi geri ödemelerinin "... teslimatıdır" açıklaması ile yapıldığı, davacının yaptığı bu ödemeyi davalıdan talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı şirket ortağı olan davacı tarafından davalı şirket adına çekilen kredinin geri ödemesinin kendisi tarafından yapıldığı iddiasıyla davalıdan tahsili için girişilen takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 13.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.