"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/549 Esas, 2024/667 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/788 E., 2023/1163 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkilleri hakkında davalı tarafından başlatılan icra takibine konu senetlerin davacı şirketlerin yetkilisi tarafından tanzim ve imza edilmediğini, senetlerdeki imzanın ... isimli şahsa ait olduğunu, ...'ın bir dönem yetkilisi ve tüm paylarının sahibi olduğu şirketlerdeki hisselerini ...'e devrettikten sonra şirketler adına eski tarihli senetler düzenlediğini, müvekkili şirketler aleyhine takibe geçilmiş birçok senetten dolayı ceza mahkemesinde dava açıldığını, takibe konu bonolarda lehtar görünen ...'ın da ceza davasında sanık olduğunu ileri sürerek Kayseri Genel İcra Dairesinin 2021/40814 E. sayılı dosyası üzerinden davacılar aleyhine yürütülmekte olan icra takibinin iptaline, davacıların davaya ve takibe konu senetlerden dolayı borçlu olmadıklarının tespitine, takibine konu senetlerin iptaline ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; takibe konu senetlerin 25.12.2017 tarihinde tanzim edildiğini, belirtilen tarihte davacı şirketleri münferiden temsile ve imzaya yetkili kişinin ... olduğunu, senetlerin de doğal olarak bu şahıs tarafından imzalandığını, takibe konu senetlerin ... tarafından imzalandığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, senetleri icraya koyan davalının, senetleri lehtardan ciro yoluyla devraldığını, keşideci konumunda bulunan davacılar ile senetleri ciro yoluyla lehtardan alan davalı arasında bir ilişki bulunmadığını, lehtar ile keşideci arasında herhangi bir ticari ilişkinin olup olmadığının davalı tarafından bilinemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafından 25.12.2021 tanzim, 30.05.2021 vade tarihli 100.000,00 TL tutarlı senet, 25.12.2017 tanzim, 30.05.2021 vade tarihli 100.000,00 TL tutarlı senet, 25.12.2017 tanzim, 30.05.2021 vade tarihli, 50.000,00 TL tutarlı senet, 25.12.2017 tanzim, 15.06.2021 vade tarihli 250.000,00 TL tutarlı senetlerden dolayı icra takibi başlatıldığı, davacının şikayeti sonucu açılan ceza davasında Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/712 E., 2022/557 K. sayılı kararında, işbu dosyaya konu senetlerin, sanıklar ...ve ... tarafından geçmiş tarihli tanzim edildiği, işbu dosya davalısı ...'ın ise bunu bildiği halde senetleri icraya koyarak menfaat temin ettiği gerekçesiyle sanık ...'ın diğer sanıklar ...ve ... ile fikir ve eylem birlikteliği içerisinde üzerine atılı katılana yönelik nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin sübut bulunması nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiği, yapılan istinaf başvurusu sonucu davalı ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kesin olarak esastan reddine; nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ise temyiz yolu açık olmak üzere esastan reddine karar verildiği, davalının takibe dayanak yaptığı senetlerin sahteliğine ilişkin verilen kararın kesinleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyuşmazlığa konu olay bakımından davalının (sahtecilik) eyleminin kesinleşmiş ceza mahkemesi kararıyla sübut bulduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, icra takibine konu senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
B.Değerlendirme ve Gerekçe
Menfi tespit davasında ciro yoluyla senedi devralan davalı ...'ın bilerek geçmişe yönelik senedi devraldığının kabulü için öncelikle senedin keşideciler/yetkililer tarafından geçmişe dönük düzenlendiğinin tespiti gerekir. Somut olayda senedi düzenleyenler hakkında açılmış bir menfi tespit davası bulunmamakla birlikte, davalı ile birlikte ... ve ...hakkında senetlerin geçmişe dönük düzenlendiğinden bahisle açılmış resmi belgede sahtecilik davasında verilen mahkumiyet hükmünün davalı hariç diğer şüpheliler açısından temyize tabi olduğu anlaşıldığından öncelikle ceza kararının kesinleşmesinin beklenilmesi gerekir. Zira, o kararın sonucu davalının hukuki durumunu da etkileyecektir. Bu nedenle ceza yargılaması beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken salt davalı hakkında resmi belgede sahtecilik davasından verilen mahkumiyet kararının istinaf aşamasında kesinleştiğinden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1 hükmü uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 10.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.