"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1292 Esas, 2024/795 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2021/188 E., 2023/156 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava konusu senetten dolayı borçlu olmadığını, senedin sahte olduğunu, müvekkilinin 2008 yılında davalıların babası müteveffadan borç aldığını, borcunu faizi ile ödediğini, müvekkile para verirken boş senede imza attırıldığını, imza attığı senette vade tarihi, borç miktarı ya da düzenleme tarihi bulunmadığını, senedin daha sonra kötüniyetli olarak doldurulduğunu, ya da müvekkilin imzası taklit edilerek herhangi bir senedin doldurulduğundan şüphelendiklerini, bu nedenle imza ve yazı incelemesi yapılmasını ve senedin hangi yıl basıldığının tespit edilmesini talep ettiklerini, senet üzerindeki yazının müvekkile ait olmadığını, 2010 yılından sonra müteveffayı hiç görmediklerini, dava konusu senedin nasıl alındığı, ödemenin hangi kanalla yapıldığı ve taraflar arasındaki ilişkinin davalılarca ispatlanması gerektiğini, müvekkili ile müteveffa arasında ticari ilişki olmadığını, müvekkil şirketin ise 2010 yılından beri faaliyetlerini sürdürememiş olduğundan sicilden terkin edildiğini belirterek dava konusu senetten borçlu olunmadığının tespitine, davalı aleyhine %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, şirketin ihyası için süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, babaları ile aralarında borç ilişkisi olduğunu ve bunun karşılığından senet imzaladığı hususunun davacı tarafça kabul edildiğini, imza ve yazı incelemesi yapılmasının ya da tanık dinletilmesinin mümkün olmadığını, davaya konu senedin kambiyo senedi olduğunu, senedin nasıl alındığı, ödemenin hangi kanalla yapıldığı ve borcun sebebini ispat yükünün davacıda olduğunu belirterek davanın reddini, davacılar aleyhine %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunda, senetteki yazı, rakam ve imzaların davacı ...'un el ürünü olmadığının belirlendiği, yapılan bilirkişi incelemesinin esas alınabilir nitelikte olduğu, dava tarihi itibari ile davacı şirketin re'sen terkini üzerine açılan ihya davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddedildiği, kararın kesinleştiği, işbu dava kapsamında davacı şirketin taraf ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, davacı ...'un dava konusu bonodan davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, mahkemenin tedbir kararı kapsamında işlem yapılmadan önce icra dosyasına Altınordu Belediye Başkanlığı tarafından 02.09.2021 tarihinde yapılan 200.000,00 TL, ödemenin davalılardan tahsili ile davacı ...'a verilmesine/istirdadına, davalı tarafın kötüniyetli olduğuna dair dosya kapsamında delil bulunmadığı ve davacı tarafın kötüniyet tazminat talebinin şartları oluşmadığı anlaşıldığından tazminat talebinin reddine, davanın davacı şirket yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafça istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 25.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.