"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/75 Esas, 2023/126 Karar
HÜKÜM : Davanın kabulü
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin şirket ..., ... ..., ... GIRL, 007 ibareli tanınmış seri markaların/telif hakkının gerçek hak sahibi olduğunu, davalı şirket adına tescil edilmiş olan, 2008/70742 tescil numaralı ... markası, 2012/74061 tescil numaralı ... +şekil markası,2012/74058 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74056 tescil numaralı ... +şekil markası,2012/74064 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74060 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74062 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74059 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74057 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74055 tescil numaralı ... +şekil markası, 2012/74063 tescil numaralı ... +şekil, 2012/74065 ...+ şekil markalarının 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 42 ve 7/1 (b), 8/1 (b), 7/1 (i), 8/3, 8/4, 8/5, 35. (kötü niyetli tescil) maddeleri uyarınca hükümsüzlüğü ile marka hakkına tecavüz ile haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı markasının tanınmış marka olmadığını, müvekkilinin tescilinin kötü niyetli olmadığını, davacının tek başına ... ibaresi üzerinde herhangi bir tekel hakkı olamayacağını, müvekkilinin tescilli ... markalarının herhangi bir karakterden esinlenerek yaratılmış olmadığını, bizzat müvekkilinin kendi tasarladığı bir marka olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davalının kötü niyetli olduğu, kötü niyetin korunmayacağı, kümülatif koruma ilkesi gereğince eylemin aynı zamanda Türk Ticaret Kanunu anlamında bir haksız rekabet teşkil ettiği, davalının fiillerinin dürüstlüğe aykırı ve haksız rekabetçi bir davranış olduğu, davalı eyleminin toplanan delillere göre marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne davalı adına tescilli 2008/70742, 2012/74061, 2012/74058, 2012/74056, 2012/74064, 2012/74060, 2012/74062, 2012/74059, 012/74057, 2012/74055, 2012/74063, 2012/74065 markaların ayrı ayrı hükümsüzlüğüne, (hükümsüzlük istemi yönünden verilen karar kesinleşmiş olduğundan hükmün infazında kolaylık olması yönünden hükümde yer verildiği), marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, marka hükümsüzlüğü ile davacının markalarına yapılan tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 556 sayılı KHK'nın 7/1-b, 8/1-b, 7/1-i, 8/3, 8/4, 8/5, 35 ve 42 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 04.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.