Logo

11. Hukuk Dairesi2024/4780 E. 2024/9261 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, davalıya verdiği temlikname kapsamındaki alacağın tahsilinden sonra iade edilmeyen çek bedeli için borçlu olmadığının tespiti istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Temliknameye rağmen borçlunun, alacağın tahsili ile sorumluluğunun sona ereceği ve davalının çeki dava tarihinden sonra davacıya iade etmiş olması gözetilerek, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına dair ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/241 Esas, 2022/760 Karar

HÜKÜM : Karar verilmesine yer olmadığı

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ...'in ... Gıda Hayv. İnş. Teks. Orman Ür. Tic. San. Ltd. Şti. ve ... (şahıs şirketi) şirketlerinin yetkilisi ve vekili olduğunu, müvekkili ... şirketi ile Tatvan İskeleye yeni 5 adet yol yapım işini yüklenici firma olarak aldığını, müvekkili işin yapımında kullanılan makasları davalıdan 2.450.000,00 TL karşılığında satın aldığını, satım işleminin 350.000,00 TL'si nakit olarak ödendiğini, geri kalanı 800.000,00 TL tutarındaki alacak, çek ve ayrıca hak ediş yapılana kadar geri kalanını ödeyeceğini taahhüt ettiğini, ancak daha sonra davalı hak ediş yapılmasını beklemeksizin müvekkiline alacağın tamamı alınmadan malların teslim edilmeyeceği konusunda şantaj yapmaya başladığını, devamla müvekkiline kalan alacağın tamamını temlik vermesini ve çeklerini almalarını söylediğini, müvekkili zor durumda kaldığından karşı tarafın talebini yerine getirmek zorunda kaldığını, davalının sözleşmeye aykırı bu tutumu müvekkili ciddi manada zora sokmuş olmasına rağmen müvekkili işin tamamlanma süresini de nazara alarak kabul etmek durumunda kaldığını, müvekkili 27.06.2019 tarihli temlikname ile geri kalan 2.100.000,00 TL'yi davalıya temlik verdiğini, müvekkiline çekleri o gün itibari ile iade edilmediğini, davalının 300.000,00 TL meblağlı 15.08.2019 vade tarihli çeki ise iade edeceğini söyleyip müvekkiline iade edilmediğini ileri sürerek davacının 300.000,00 TL meblağlı çek dolayısıyla davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çekin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; yetki, görev, derdestlik, husumet, hak düşürücü ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davalı temellük ettiği alacağın tahsilatını, 18.11.2019 tarihinde başlamak sureti ile en son 02.03.2020 tarihinde aldığı ödeme ile tamamladığı, ivazlı temliklerde, yapılan temliğe rağmen borçlunun borcun ödenmesi noktasında alacaklıya karşı olan sorumluluğu devam edeceği, sadece temliknamenin verilmiş olması ivazlı temliklerde borcun ödendiği sonucunu doğurmayacağı, temliknameye konu alacak tahsil edilinceye kadar alacaklı davalının çeki iade etmemesi ve ödeme için bankaya ibrazının hukuki olduğu, davanını açıldığı 26.08.2019 tarihinde davalının temlikname kapsamında tahsil ettiği bir meblağ söz konusu olmadığı, dava açıldıktan sonra davalı temlikname kapsamındaki alacağı, sözleşme alacağına uygun olarak en son 02.03.2020 tarihinde tahsil ettiği ve sonrasında dava konusu çeki de davacıya teslim ettiği, çekin davacıya dava açıldıktan sonra teslim edildiği konusunun ihtilafsız olduğu, davacı dava tarihi itibari ile menfi tespit isteminde haksız olduğundan, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davacının sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davacının çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Dosyadaki yazılara, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından davacıdan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 19.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.