"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2023/278 Esas, 2023/549 Karar
HÜKÜM :Kısmen kabul
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında beton santrali satım sözleşmesinin akdedildiğini ve toplam 221.250,00 Euro sözleşme bedelinin belirlendiğini, davalının sözleşmeye konu santral bedelini ödemediğini, bu nedenle ödenmeyen bakiye alacağın tahsili bakımından İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2014/6725 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhinde takibe geçtiklerini, ancak davalının takibe, borca ve yetkiye itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, ancak davalının itirazında haklı olmadığını ileri sürerek 124.864,00 TL takip miktarı bakımından itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini ve ayrıca davalı tarafça halen ödenmeyen bakiye bedel nedeniyle gecikme cezasının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sözleşme ile üstlendiği işi tam ve eksiksiz olarak yerine getirmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak taraflar arasındaki ihtilafa ve davalının 12.07.2013 tarihli ayıp ihbarındaki kalemlere istinaden mahallinde yaptırılan inceleme neticesinde, davacının üstlendiği lelezonla bunker kaplaması ünitesi işinin eksik ve ayıplı olduğu, davalı tarafça başka bir firmadan tedarikinin gerektiğinin tespit edilmiş olduğu, tespitin dosya kapsamı ve bilimsel veriler ile uyumlu, tarafsız ve denetime elverişli olduğu, davacının davalıdan kalan bakiye alacağından lelezonla bunker kaplaması ünitesi bakımından davalının katlandığı 5.500,00 Euro maliyetin ve bunun yanında davalının takipten sonra davadan önce yaptığı 80.536,89 TL (84.376,00 TL den tahsil harcının mahsubu ile icra dosyası borcu bakımından ödenen tutar) tutarındaki ödemenin tenzilinin gerektiği, nihayetinde davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 39.006,65 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça üstenilen işin süresinde teslim edilmediği ve ayıplı olduğu anlaşılmakla davacının davalının zamanında ödeme yapmamasına istinaden gecikme cezası talep etmesinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış, davalı tarafından icra takibine itirazdan sonra ancak dava tarihinden önce yapılan ödeme nedeniyle davacının ödenen bu miktar yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu kısım yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2014/6725 E. sayılı takip dosyasında takibe itirazın iptaline, takibin 39.006,65 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren % 13,75 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak miktarı likit ve hesaplanabilir olduğundan, 39.006,65 TL üzerinden %20 icra inkar tazmitanın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup uyuşmazlık icra takibine itirazdan sonra ancak dava tarihinden önce yapılan ödeme nedeni ile davacının dava açmakta hukuki yarar olup olmadığı ve davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, davalı tarafından icra takibine itirazdan sonra ancak dava tarihinden önce yapılan ödeme nedeni ile davacının ödenen bu miktar yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu kısım yönünden davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği hususunun bozma ilamı gereğince karar gerekçesinde belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasına eklenmemesinin sonuca etkili olmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V. SONUÇ: Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı davacıdan peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine, 24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.