Logo

11. Hukuk Dairesi2024/5350 E. 2024/9291 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İzinsiz halka arz faaliyeti nedeniyle yatırılan paranın iadesi talebiyle açılan alacak davasında şirket ve yöneticilerinin sorumluluğunun kapsamı ve davalıların husumet yönünden değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ödemeyi yaptığı ve hisse senetlerini devraldığı kişilerin belirlenmesi ve davalı şirket ile diğer davalıların hisse devirlerindeki rolünün tespit edilmesi gerektiği, davacının ödemeyi doğrudan davalı şirkete yapmadığı ve usulüne uygun hisse devri gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI :2019/767 Esas, 2023/559 Karar

HÜKÜM :Kısmen kabul

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibari ile reddine, davacı vekilinin ise temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...Ş. ile yöneticilerinin, koordinatörlerinin ve temsilcilerinin yasaları ihlal ederek izinsiz halka arz faaliyetlerinde bulunduklarını, şirkete toplam 54.000,00 Alman Markı yatırdığını, bu paranın istenildiği an sorunsuz bir şekilde iade edileceğinin vaadedilmesine rağmen para iadesini istediğinde muhatap dahi bulamadığını, davalı ... ve yöneticileri hakkında ceza davaları açıldığını, mahkumiyet kararı verildiğini, elinde bulunan hisse senetlerinin ve tahsilat makbuzlarının hiçbir geçerliliğinin bulunmadığını, davalıların hukuka aykırı şekilde şirketi yağmaladıklarını, davalının izinsiz halka arz eylemlerinden dolayı maddi ve manevi olarak mağdur olduğunu ileri sürerek, 54.000,00 Alman Markının karşılığı olan 78.408,00 TL'nin yasal faizi ile kendisine ödenmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılardan ..., ..., ... ve ... tarafından, öncelikle zamanaşımı itirazında bulunulmuş, hem bu davalılar hem de beyanda bulunulan bir kısım davalılar tarafından davanın esastan da reddi istenilmiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece bozma ilamına uyularak dava konusu hisselerin davalılar ...'den ve ...'ten alındığı, davalı ...Ş.'den alınmadığı, davacının yaptığı ödemelerin davalı ...Ş.'ye yapılmadığı ve hisse devirlerinin usulüne de uygun olmadığı, dolayısıyla dava konusu bu hisse devirlerinden davalı şirketin ve diğer davalıların (... ve ... hariç) sorumlu olmadıkları, kendilerinin bu davada pasif husumetlerinin (sıfatlarının) bulunmadığı, davacının ancak ödemeyi kime yapıp, kimin hisselerini devralmış ise onlardan talepte bulunabileceği gerekçesi ile davalılar ... ve ... yönünden davanın kısmen kabulüne, 71.153,93 TL'nin dava tarihi olan 17.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ...'den alınarak davacıya verilmesine, davacının bu davalıya yönelik fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, 5.692,32 TL'nin ise dava tarihi olan 17.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ...'den alınarak davacıya verilmesine, davacının bu davalıya yönelik fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, diğer tüm davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, alacak istemine ilişkindir.

2. Değerlendirme

1.Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca "Miktar veya değeri 2.190,00 (İki bin yüz doksan) Türk Lirasını geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesindir." 01.01.2023 tarihinden itibaren temyiz kesinlik sınırı 12.950,00 TL’ye yükseltilmiştir.

Dosya içeriğine göre, adı geçen davalı aleyhine kabul edilen ve temyize konu edilen toplam miktar 5.692,32 TL olup, karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 12.950,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Kesin olan kararların temyiz itirazları hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da karar verilebileceğinden davalı ... vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.

2.Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V.SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin miktar nedeni ile REDDİNE; (2) no'lu bentte açıklanan sebeplerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, alınmadığı anlaşılan 427,60 TL temyiz ilam harcı ile 2.107,80 TL temyiz başvuru harcının HMK 339. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde adli yardımdan yararlanan temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalı ...'e iadesine, 23.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.