"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/925 Esas, 2023/910 Karar
HÜKÜM : Usulden ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/999 E., 2023/175 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davadışı şirket arasında kredi genel sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeleri davalının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun ödenmemesi nedeniyle borcun müteselsil kefili olan davalı borçlular hakkında takibe başlanıldığını, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini, itiraz üzerine haklarındaki takibin durdurulduğunu, itirazlarının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamına, itiraz edilen kısım üzerinden %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalı borçludan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; itirazın iptali davası ikame edilebilmesi için, dava açılmadan önce borçlu tarafın geçerli bir itirazı bulunmak zorunda olduğunu, iş bu davada geçerli bir itiraz bulunmadığını, tarafınca ilgili icra dosyasına 16.12.2022 tarihinde sunulan borca itirazdan feragat dilekçesi nedeniyle geçerli bir itirazın mevcut olmadığını, bu sebeple itirazın iptali davası açılmasının herhangi bir hukuki yararı olmadığını, davacı tarafından dava konusu takipte geçerli bir itiraz olmadığı bilinmesine rağmen işbu davanın yine de ikame edildiğini savunarak davanın reddine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davalı vekilinin 15.02.2023 tarihli dilekçesiyle davaya konu takip dosyasına yaptıkları borca itirazdan 16.08.2022 tarihinde feragat edildiğini, borca itirazdan feragat edildiğinden iptaline karar verilmesi talep edilen bir itiraz kalmadığından huzurdaki davanın konusuz kaldığını, davacı taraftan vekalet ücreti talebi olmadığını, dosyanın konusuz kalması sebebi ile iş bu dosyada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, bu hale göre davacı tarafça davalılar aleyhine takip dosyasıyla başlatılan icra takibine davalıların itirazı üzerine itirazlarının iptaline yönelik işbu dava açılmış ise de; davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle davalıdan alınmasına, esas hakkında karar verilmediğinden icra inkar tazminatına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle konusuz kalan davada esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, hukuki yararın dava şartı olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen incelenmesi gerektiği, bu durumda, öncelikle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığının tespiti gerektiği, davalı/borçlu vekili tarafından icra dosyasında itirazdan feragat dilekçesinin 16.12.2022 günü saat 17.15' de icra dosyasına bildirildiği, ayrıca davalı borçlunun protokol kapsamında davacı bankaya 16.12.2022 günü saat 16.37' de 800.000,00 TL ödeme yaptığı, eldeki davanın ise 16.12.2022 günü saat 17.54' de açıldığı, davanın açıldığı saatte geçerli ve ayakta bir itirazın mevcut olmadığı, itirazdan feragatin tek taraflı irade beyanı ile sonuç doğuran bir işlem olduğu, alacaklının kabulüne bağlı bulunmadığı, dava açılmadan önce feragat beyanının icra dosyasına ulaştığı, dolayısıyla artık davacının dava açmakta hukuki yararının kalmadığı görülmekle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisinin isabetli olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzeni yönünden kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca usulden reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin, davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu sabit olmadığından ve şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi, 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 67 nci maddesi
3. Değerlendirme
1.İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesinde tahkikat aşamasına geçilmeden, ön inceleme tutanağının imzalanmasından önce karar verildiği gözetilerek Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin yedinci maddesi kapsamında vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken tamamına hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK'nın 370/2 hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca davacının Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1/ç) numaralı bendinde yer alan “9.200,00” ibaresinin çıkartılarak yerine “4.600,00” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.