"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1438 Esas, 2023/1395 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/103 E., 2021/149 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “...", "...", "... Akademi", "Flove ayakkabımı seviyorum! Şekil", "flozof" ve benzeri ibareli markaların sahibi olduğunu, müvekkilinin 2001 yılında kurulan ve mağazalarda ... markası altında ayakkabı, bot, çizme terlikler, patikler, kemer, çanta ve benzeri birçok ürün satıldığını, davalının "..." markasını 35. Sınıfta tescil ettirmek istediğini, başvuruya yapılan itirazın YİDK tarafından reddedildiğini, müvekkilinin ... markasının 03 ve 35. Sınıflar dahil olmak üzere bu sınıflar arasındaki tüm sınıflarda tescilli olduğunu, davalının müvekkilinin tanınmışlığından yararlanmayı amaçladığını, kötüniyetli olduğunu, davalının müvekkili markalarını bilmemesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin ... markasının TÜRKPATENT nezdinde tanınmış marka olduğunu, her iki tarafın markasının da 35. sınıfta tescilli olduğunu, davalının eylemlerinin müvekkilinin tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet kurallarına aykırılık oluşturduğunu ileri sürerek YİDK kararının iptali ile davalıya ait 2019/48825 sayılı “...” marka başvurusunun tescil edilmesi halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Şirket, davaya cevap vermemiştir.
2.Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde; alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davalının " ...+ şekil " ibareli marka başvurusu ile davacıya ait "... " ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle ve markaların bütünselliği ilkesi de gözetilerek görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, taraf marka işaretleri benzemediğinden 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki iltibas şartlarının oluşmadığı, taraf marka işaretleri benzemediğinden aynı maddenin beşinci fıkrasındaki tanınmışlık koşulunun sağlanmadığı, davacı tarafın " ... + şekil " ibareli başvuru üzerinde ticaret unvanı dahil diğer fikri ve sınai mülkiyet hak iddiasının kanıtlanmadığı, haksız rekabet oluştuğu iddiasının ispat olunamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, ..." ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet "..." asıl unsurlu markaları arasında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, bir bütün olarak dava konusu başvurunun, İspanyolca "gelişen" anlamına gelen "..." ibaresiyle davacı markalarından yeterince farklılaştığı, davacı markalarının tanınmış olmalarının tescil engeli oluşturmayacağı, ticaret unvanına dayalı iddiaların ve dava konusu başvurunun kötü niyetli yapıldığının da ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, marka, YİDK kararı iptali, hükümsüzlük istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6769 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 19.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.