Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6840 E. 2025/2001 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının, davacıya borcu olmadığının tespiti istemiyle açtığı menfi tespit davasında dava şartının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasında, menfi tespit davasının konusunu oluşturan borcun zamanaşımına uğradığının tespit edilmesinin, menfi tespit davasının açıldığı tarihte var olan hukuki yararı ortadan kaldırdığı ve bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/609 Esas, 2023/703 Karar

HÜKÜM : Davanın reddi

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafça, müvekkilinden ihtarname ile talep edilen bedelin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 99. maddesi gereğince zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin 27.03.2000 tarihinde davalı tarafın B tipi acentesi olarak çalıştığını, sözleşmenin davalı tarafça 06.07.2006 tarihinde feshedildiğini, bunun üzerine müvekkilinin TTK'nın 131/2. maddesi gereğince davalı şirkete 31.12.2006 tarihi itibariyle borcunun olup olmadığı konusunda iadeli taahhütlü ihtar keşide ettiğini, davalı tarafça gönderilen 06.02.2007 tarihli cevabi yazıda 250,00 TL borç olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin kalan bakiye borcunun çek ile ödediğini, müvekkilinin teminatın fekki için davalı tarafa başvurduğunu, bunun üzerine davalının ipoteğin fekkini sağladığını, bu durumun müvekkilinin borcunun kalmadığının ispatı olduğunu, davalı şirketçe borcu olmadığı halde borç çıkartıldığını, davalı tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin davacı tarafça talep edilen 20.845,41 TL'lik borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddine ve %40 kötüniyet tazminatının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece bozma ilamına uyularak; taraflar arasında imza altına alınan acentelik sözleşmesi dolayısıyla davalıya her hangi bir borç kalmamış olmasına rağmen davalı tarafça sözleşmeden kaynaklanan alacağın talep edildiğinden bahisle davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davası açıldığı, taraflar arasında imza altına alınan acentelik sözleşmenin 18/j maddesinde "Bu sözleşmenin yürürlüğü esnasında veya daha sonra acentenin şirket defter ve muhasebe kayıtlarına göre çıkacak borçlarından ve ihtilaflarından dolayı her hangi bir borç ikrarına veya hesap mutabakatına yahut sair her hangi bir delil ve belge ibrazına gerek olmaksızın sadece şirketin defter ve kayıtları delil teşkil edecektir." düzenlemesinin bulunduğu, davalı ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu davalının davacıdan 21.230,98 TL tutarında alacağı olduğunun belirlendiği, davalı tarafından davacı aleyhine açılan itirazın iptali davasının, işbu davadan sonra açıldığı, davalı tarafından ikame edilen itirazın iptali davasında her iki davanın da konusunu oluşturan borcun zamanaşımına uğradığından bahisle davanın reddine karar verilmiş olmasının, itirazın iptali davasından önce açılmış olsa da eldeki menfi tespit davasını etkileyeceği, itirazın iptali davasında borcun zamanaşımına uğradığına dair tespitin kesinleşmesinin, menfi tespit davasının açıldığı tarihte var olan hukuki yararı ortadan kaldıracağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 114/1-h hükmü gereğince dava açmakta hukuki yararın bulunmasının dava şartı niteliğinde olduğu, dava şartlarının varlığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılmasının ve dava şartı noksanlığı halinde davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiği, itirazın iptali davasındaki borcun zamanaşımına uğradığına dair kesinleşmiş tespitin işbu menfi tespit davasının açıldığı tarihte var olan hukuki yararı ortadan kaldıracağı ve davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinin gerektiği, davacının dava açılış tarihi itibariyle davalıya borçlu olduğunun yapılan bilirkişi incelemeleri ile belirlenmiş olması sebebiyle dava tarihi itibariyle davanın haksız olduğu, bu husus göz önüne alınarak davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderinin hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V. SONUÇ: Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.