Logo

11. Hukuk Dairesi2024/989 E. 2024/5514 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya yapılan tebligatın usulsüz olduğu iddiasıyla itirazın iptali davasından kaynaklanan alacak takibine itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıya, kredi sözleşmesinde ve ihtarnamede yer alan adrese herhangi bir tebligat yapılmadan doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılması usulsüz bulunarak ve bu durumun davalının savunma hakkını kısıtladığı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2007/299 Esas, 2009/764 Karar

HÜKÜM : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında yapılan yargılama sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının da kefaletiyle dava dışı şirkete müvekkili tarafından kredi ve rehin sözleşmesi kapsamında tüketici kredisi verildiğini, süresinde ödenmediğini, ihtarnameye rağmen ödeme olmaması üzerine İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2006/13775 sayılı dosyasıyla takip yapıldığını ve takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile, %40 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Mahkemece Verilen Karar

Mahkemece yukarıda tarih, esas ve karar sayısı belirtilen kararı ile davalıya belirlenen gün ve saatte gelip imza örnekleri sunması gerektiği, imza örnekleri sunmadığı takdirde kredi sözleşmesindeki imzayı kabul etmiş sayılacağı ihtarını içeren davetiye tebliğ etmesine rağmen davalı bu davetiyeye icabet etmediği, davalının imza itirazı geçerli görülmediği, banka kayıtları üzerinde yapılan incelemede dava dışı ... Dağıtım Pazarlama Gıd. İnş. Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. lehine kullandırılan kredinin kefili olarak davacının imza attığı, davalının kefalet limitinin sözleşmenin incelenmesinden 47.411,04 TL olduğu, ticari araç için düzenlenen kredinin teminatı olarak rehin alındığı, davacının asıl borçlu, kefiller ve davalı nezdinde alacağının bulunduğu, davalının çekilen ihtar ile 08.08.2006 tarihinde temerrüde düştüğü, alacağın faiziyle birlikte 35.266,01 TL olduğu, davalının kefil olarak kefalet limiti dahilinde asıl borçtan ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı likit olan alacağa itiraz ederek takibi geciktirdiğinden %40 oranında icra inkâr tazminatına karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalının verdiği cevap dilekçesinin 03.01.2024 tarihinde elektronik adresine düştüğü an öğrenildiğini ve dosyaya vekâletnamenin aynı tarihte gönderildiğinden dosyadaki tüm tebligatların usulsüz olduğunu, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 03.01.2024 olarak düzeltilmesi gerektiğini, icra dosyasında davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiği adrese tebligat çıkartılmış ise de bu tebligatın usulüne uygun yapılmadığını, bundan sonraki tüm tebligatlar da bu adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun (7201 sayılı Kanun) 35 inci maddesine göre yapıldığını ancak öncelikle ilk çıkartılan tebligatın kanun ve yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ilk yapılan tebligatın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olmadığından 7201 sayılı Kanun'un 35 inci maddesine göre tebligat yapılamayacağını, ilk tebligat usulüne uygun olsaydi bile davalının bilinen adresinin davacının banka kredi sözleşmesi kayıtlarından ulaşılabilecekken bilinen son adresine tebligat çıkartılmadığı ve yine 2006 yılında adrese dayalı kayıt sistemi geldiği halde bu sistemden adres araştırılması ile bilinen adrese tebligat yoluna gidilmeksizin doğrudan davalının savunma hakkını kısıtlayacak şekilde usulsüz olarak tebligat yapılamayacağını, davalının icra dosyasına imzaya itirazı söz konusu olduğunu, imza itirazı değerlendirilmeksizin ve adına isticvap davetiyesi usulüne aykırı tebliğ edilerek hüküm tesis edildiğini, ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden alacaklının dayanak belgedeki imzanın davalıya ait olduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacının kredi sözleşmelerindeki imzaların davalıya ait olduğunu ispat edemediğini, dosya kapsamında imza incelemesi yapılmadan karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) 10, 21 ve 35 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

7201 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi hükmüne göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsın bilinen son adresine yapılır. Adres değişikliğinin bildirilmemesi halinde ise tebligat, aynı Yasa’nın 35 inci maddesine göre yapılır. Başka bir ifade ile, 7201 sayılı Kanun’un 35 inci maddesine göre tebligat yapılacak adrese, aynı Kanun’un 10 ve 21 inci maddelerine göre, daha önce tebligat yapılamamış olması gerekmektedir. Somut olayda, duruşma gününün bildirilmesi için davalıya kredi sözleşmesinde belirtilen ve gönderilen kat ihtarnamesinde gösterilen adrese herhangi bir tebligat çıkartılmadan, dava dilekçesi, duruşma günü, ve imza örnekleri sunması ve sunmadığı takdirde kredi sözleşmesindeki imzayı kabul etmiş sayılacağı ihtarını içeren davetiyenin direkt olarak 7201 sayılı Kanun’un 35 inci maddesine göre yapılan tebligat geçerli değildir. Geçerli tebligat yapılmadan işin esasına girilmesi, davalının savunma hakkını kısıtlamıştır.

Bu durumda, mahkemece, davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve duruşma gününün usulüne uygun tebliği, savunma olanağı verilmesi, davalının varsa delillerinin ibraz ettirilmesi, ibraz ettiğinde değerlendirilmesi usulüne uygun tebligata rağmen davayı takip etmediği taktirde kredi sözleşmesinin imza konusunda ihtaratlı isticvap davetiyesi ile usulüne uygun tebliği ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili yapılmadan yokluğunda hüküm tesisi, doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.