Logo

12. Hukuk Dairesi2024/256 E. 2024/890 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra yoluyla satılan taşınmazın kıymet takdiri itirazı üzerine yapılan ihalede, taşınmazın gerçek değerinin altında satılıp satılmadığı ve ihalenin feshi gerekip gerekmediği konusundaki uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 128/2. maddesi uyarınca, taşınmazın kıymet takdiri itirazı üzerine mahkemece uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılması ve taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesi gerektiği, somut olayda ise mahkemece tespit edilen değerin ihale bedelinden düşük olmasının borçlu ve alacaklı aleyhine sonuç doğuracağı ve ihalenin feshini gerektireceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar/borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Borçlunun, sair fesih nedenleri ile birlikte taşınmazın kıymet takdirinin düşük tespit edildiğini ileri sürerek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece ihalede zarar unsuru gerçekleşmediğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı borçlunun istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK’nın 128/2. maddesi gereğince, satışa hazırlık işlemleri sırasında icra dairesi taşınmazın kıymetini ehil bilirkişiler aracılığıyla tayin ve tespit ettirir, kıymet takdirine ilişkin rapor, borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edilir. İİK'nın 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler.

Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazları konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın değerinin belirlendiği tarih esas alınarak bilirkişi tarafından tespit edilen değerin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir. (HGK'nın 16.06.2020 tarih, 2017/12-742 E. - 2020/406 K.)

Somut olayda; icra müdürlüğü tarafından yapılan kıymet takdirinde dava konusu taşınmazın değerinin 1.100.000,00 TL olarak tespit edildiği, taşınmazın 07.11.2022 tarihinde yapılan ihalede 1.754.000,00 TL bedel ile ihale edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdirine ilişkin itirazları değerlendirilerek mahkemece alınan raporda ise taşınmazın değerinin 1.625.000 TL olarak belirlendiği görülmüştür.

İhaleye konu taşınmazın tahmini değerinden fazla bir bedelle satılmış olması mutlaka ve tek başına zarar unsurunun gerçekleşmediği anlamına gelmez. Nitekim mahkemece tespit edilen değerin, ihaleye esas alınan muhammen bedelin üzerinde olmasının borçlu ve alacaklı aleyhine sonuç yaratacağı tabii olup, başlı başına ihalenin feshi sebebidir.

O halde, İlk Derece Mahkemesince ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Borçluların temyiz isteminin kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 10.10.2023 tarih ve 2023/2362 E.- 2023/2224 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, İstanbul ... 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 25.05.2023 tarih ve 2022/493 E.-2023/385 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.