Logo

12. Hukuk Dairesi2024/3107 E. 2024/8324 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine itirazın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizen incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesince istinaf kanun yolu süresinin başlangıcı hususunda tarafları yanıltıcı bir hüküm kurulması ve borçlunun da bu yanıltıcı hüküm doğrultusunda süresinde istinaf başvurusunda bulunması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Borçlunun, hakkında yürütülen kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip nedeniyle icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe dayanak bono nedeniyle borcunun olmadığı, bononun teminat senedi olduğundan bahisle borca itiraz ederek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; borca itirazın ve davalının tazminat talebinin reddine karar verildiği, karar duruşmasında borçlu vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren on günlük istinaf süresinin verildiği, ve borçlunun gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf başvurusunda bulunduğu, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle usulden reddine karar verildiği, anılan karara yönelik olarak borçlunun temyiz yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 14.02.2024 tarihli ek karar ile İİK’nın 365/son ve 6100 sayılı HMK'nın m. 366 yollamasıyla 346/1. maddesi uyarınca temyiz talebinin reddine dair hüküm kurulduğu görülmektedir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363/1. maddesine göre istinaf yoluna başvuru süresi tefhim veya tebliğden itibaren on gündür.

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.04.2023 tarihli ve 2021/5 Esas 2023/2 Karar sayılı ilamı ile; hâkimin uyuşmazlıkta uygulanacak kanun hükmünü tespit ederek re'sen uygulama ve bu çerçevede kanun yolu süresini de taraflara doğru gösterme yükümlülüğünün kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece hatalı şekilde kanun yolu süresinin yanlış gösterilmesi nedeniyle kanunda belirtilen süre içerisinde kanun yollarına başvurma hakkının kullanılamaması lehine olan taraf için usule ilişkin kazanılmış bir hakkın doğduğunun kabul edilemeyeceği, zîra usule ait kazanılmış hak esasının bir istisnası olarak kamu düzeni ile ilgili konularda usulî kazanılmış haktan söz edilemeyeceği hususu vurgulanmış, hukuk davalarında hükümde kanun yolu süresinin hatalı gösterilmesi halinde hatalı gösterilen kanun yolu süresi içinde yapılan kanun yolu başvurusunun incelenmesi gerektiğine karar verilmiştir.

Buna göre, İlk Derece Mahkemesince ''kararın yüze karşı, tebliğden itibaren 10 gün içerisinde...'' denilmek suretiyle istinaf süresinin başlangıcı konusunda tarafları yanıltacak şekilde hüküm oluşturulduğu, borçlu vekilinin kurulan hüküm doğrultusunda kararın tebliğinden itibaren yasal 10 günlük süre içerisinde istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmaktadır.

O halde, ek kararın kaldırılmasına oy birliği ile karar verildikten sonra Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 18.01.2024 tarih ve 2024/137 Esas-2024/232 Karar sayılı asıl kararının temyizen incelenmesinde;

Yukarıda da ifade edildiği üzere borçlunun İlk Derece Mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren yasal 10 günlük sürede anılan karara yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:

Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 18.01.2024 tarih ve 2024/137 Esas-2024/232 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.