"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/3.kişi ile davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Dava, üçüncü kişinin İİK'nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
Mahkemece, takip borçlusu hakkında 21.03.2018 tarihinde iflas kararı verildiği, kararın 21.03.2019 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle dava konusu mallar üzerindeki hacizlerin kalktığı gerekçesi ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı lehine maktu vekalet ücretine karar verilmiş olup karara karşı davacı 3.kişi ile davalı alacaklı istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekili ile davalı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriği ve UYAP kayıtlarına göre takip borçlusu ... Endüstri Ltd. Şti. hakkında İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/860 Esas 2018/313 Karar sayılı kararı ile iflas kararı verildiği, kararın 21.03.2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İflas davasının sonucunda verilen iflas kararı kesinleştiğinde, borçlu hakkındaki icra takipleri düşer, dava konusu haciz de ortadan kalkar. (İİK'nın 193/2. maddesi)
Somut olayda, Mahkemece, adı geçen borçlu şirket yönünden, İİK'nın 193/2 maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı alacaklı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı/3.kişinin vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İstihkak davası konusuz kaldığında karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca asıl alacak miktarı ile haczedilen menkulün değerinden hangisi az ise onun üzerinden nispi olarak hesaplanacak nisbi vekalet ücretinin davanın açılmasına sebebiyet veren tarafa yükletilmesi gerekir.
O halde, Mahkemece öncelikle haciz tutanağında mahcuzun değeri belirtilmemiş olduğundan, bu eksikliğin İcra Müdürlüğünce ikmali sağlanarak asıl alacak miktarı ile mahcuzun değerinden hangisi az ise bu değer üzerinden vekalet ücreti takdiri gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:
1-Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Sair temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda 2. paragrafta belirtilen nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.