Logo

12. Hukuk Dairesi2024/4752 E. 2024/9520 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Miras bırakan hakkında kesinleşmiş icra takibinde, mirasçılara yöneltilmeden miras bırakan adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması talebiyle açılan menfi tespit davasında, meskeniyet şikayetinde bulunulup bulunulamayacağı ve haczin kaldırılıp kaldırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun ölümü halinde, takibin mirasçılara yöneltilmeden miras bırakan adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulamayacağı ve haciz tarihi itibariyle taşınmazın mirasçılara ait olması sebebiyle, takip mirasçılara yöneltilmeden borçluya ait olmayan taşınmaz üzerine konulan haczin yasaya aykırı olduğu ve bu nedenle meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı gözetilerek, istinaf mahkemesinin şikayetin reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı borçlular ile davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından borçlu ... ... hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun 16.10.2019 tarihinde öldüğü, borçlunun mirasçısı olan şikayetçilerin icra mahkemesine başvurusunda; meskeniyet şikayetinde bulunarak mahcuz taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece; davanın kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, davalı vekilinin süresinde istinafı üzerine istinaf dairesince satış avansının 1 yıllık süre içerisinde yatırılmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği görülmektedir.

İİK'nin 53. maddesine göre; “Terekenin borçlarından dolayı ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse bu hususta Kanunu Medenide muayyen müddetler geçinceye kadar takip geri kalır. İcra takibi sırasında borçlu öldüğünde tereke henüz taksim edilmemiş veya resmi tasfiyeye tabi tutulmamış yahut mirasçılar arasında aile şirketi tesis olunmamışsa borçlu hayatta olsaydı hangi usul tatbik olunacak idi ise terekeye karşı ona göre takip devam eder.”

İİK'nin 53. maddesi gereğince borçlunun takip sırasında ölümü halinde alacaklının takip edebileceği iki yol vardır. Bunlardan birincisi takibin terekeye yöneltilmesi, ikincisi de mirasçılara yöneltilmesidir. Buna göre alacaklının tercih hakkını kullanarak, takibi mirasçılar hakkında mı yoksa terekeye karşı mı devam ettireceğini icra dairesine bildirmesi ve buna göre takibini sürdürmesi gerekmektedir.

Borçlunun ölümü ile beraber borçlu adına kayıtlı taşınmazlar mirasçılara intikal edeceğinden takip mirasçılara yöneltilmeden haciz işlemi yapılamaz. Taşınmaz maliki mirasçıların şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını istemesi de mümkündür.

Somut olayda muris borçlu ... ...'un, hakkındaki takibin kesinleşmesinden sonra 16.10.2019 tarihinde öldüğü ve takip henüz mirasçılarına yöneltilmeden 24.11.2021 tarihinde muris adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulduğu görülmektedir. Haciz tarihi itibariyle taşınmaz şikayetçi mirasçılara ait olduğundan, takip mirasçılara yöneltilmeden borçluya ait olmayan taşınmaz üzerine haciz konması yasaya aykırı olup, usulüne uygun ESAS NO : 2024/4752

olmayan haciz sebebiyle de meskeniyet şikayetinde bulunulmasına da imkan yoktur. Bu sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddi gerekirken yukarıda yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:

Yukarıda yazılı nedenlerle; temyiz olunan Antalya Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 08.05.2024 tarih ve 2023/1705 E.-2024/1091 K. sayılı kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nin 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.