"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar ve birleşen dosya davacısı ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Asıl ve birleşen davalarda sair temyiz itirazlarının reddi ile;
Ortaklığın giderilmesi suretiyle satışa ilişkin açılan ihalenin feshi davasında, asıl ve birleşen davalarda davacı paydaşlar, ihale alıcısı paydaşın teminat yatırarak ihaleye iştirak edecek şahısları tehdit ettiğinden ihaleye girmelerine engel olduğu, ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile ihalenin feshini talep ettikleri, İlk Derece Mahkemesince, ihaleye fesat karıştırıldığı gerekçesi ile asıl ve birleşen davaların kabulü ile 680 ada 2 parsel sayılı taşınmaza dair ihalenin feshine karar verildiği, ihale alıcısı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince dosya kapsamındaki deliller ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde davalı ihale alıcısının eylemlerinin baskı ve tehdit boyutuna vardığının ispatlanamadığından ilk derece mahkemesince asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle asıl dava yönünden davanın reddi ile davacılar aleyhine ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedilmesine, birleşen dava yönünden davanın reddi ile davacı hakkında ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile;
"İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir.
Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi;
1. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle,
2. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle,
3. İşin esasına girerek,
talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûm eder." hükmü getirilmiştir.
Düzenlemenin gerekçesi, ihalenin feshi talebi yukarıdaki sebeplerle reddedilen
davacının ihale sürecini uzatma amacı ile hareket edip, etmediğine ve fesih iddiasının ağırlığına göre para cezasının taktir edilebilmesini sağlamaktır.
Mahkeme, para cezasına hükmedecekse oranını davacının ihale sürecini uzatma amacı ile hareket edip, etmediğine ve fesih iddiasının ağırlığına göre ölçülü şekilde belirlemelidir.
Para cezasının oranı, hem istinaf aşamasında, hemde temyiz aşamasında re'sen değerlendirilir.
Para cezasının oranına ilişkin değişikliğin, ne zaman, ne şekilde uygulanacağına ilişkin olarak İİK'na 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 33. maddesi ile eklenen GEÇİCİ MADDE 18/4. maddesi;
"134 üncü maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz. Ancak, ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûmiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanır. Temyiz kanun yolu incelemesi aşamasında bulunan dosyalar bakımından para cezasının oranına ilişkin olarak yapılan değişiklik tek başına bozma nedeni yapılamaz. Yargıtay değişikliği uygulamak suretiyle hükmü düzeltebilir." hükmünü içermektedir.
Somut olayda, asıl ve birleşen davada, davacıların feshini istedikleri ihale aynı ihale olup, ihalenin feshi davasının işin esasına girildikten sonra reddi halinde, her davacı için, ayrı ayrı değil ihale bedeli üzerinden tek bir para cezasına hükmedilmesi gerekmektedir.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince asıl ve birleşen davalar yönünden tek para cezasına hükmedilmesi gerekirken asıl ve birleşen davalar yönünden ayrı ayrı para cezasına hükmedilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Asıl dava dosyasında şikayetçiler ..., ... ve ... ile birleşen dosyada şikayetçi ...’in temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 13.05.2024 tarih 2023/521 E., 2024/900 K. sayılı kararının hüküm bölümünün asıl davaya ilişkin hüküm fıkrasının para cezasına ilişkin “2-a” bendinin “2” numaralı fıkrasında yer alan “davacılardan ihale bedelinin %5’i oranında para cezasının tahsili ile Hazineye gelir kaydına” cümlesi ile, Şebinkarahisar Sulh Hukuk Mahkemesinin birleşen 2022/29 Esas sayılı dosyasına ilişkin “2-b” numaralı bendinin “2” numaralı fıkrasında yer alan “davacıdan ihale bedelinin %5’i oranında para cezasının tahsili ile Hazineye gelir kaydına” cümlesinin silinerek karar metninden tamamen çıkarılmasına, hüküm bölümünün asıl davaya ilişkin “2-a” bendinin “2” numaralı fıkrasına “taşınmazın ihale bedelinin %5’i oranında para cezasının asıl ve birleşen davanın şikayetçileri ..., ..., ... ve ...'den alınarak hazineye gelir kaydına” cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, karar düzelterek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 24.09.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.