"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Talep, İİK’nın 96-99. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayet istemine ilişkindir. Mahkemece, haciz mahallinde borçlunun hazır bulunmadığı, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği, organik bağ iddialarının istihkak davasında değerlendirileceği, İİK‘nın 99. maddesi gereğince işlem yapılması kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu haciz sırasında üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan çalışanın üçüncü kişi şirketin ortağı ya da yetkili temsilcisi olmadığı, üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmadığından geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığı gerekçesi ile başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, müdürlük işleminin iptaline, haczin istihkak iddiası bulunulmaksızın yapılmış sayılmasına karar verilmiş, karar borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
İstihkak iddiasına ilişkin şikayetin dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin ... gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz.
Somut olayda, şikayete konu haciz sırasında üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunan şirket çalışanı ... ...’ın üçüncü kişi şirketin ortağı ya da temsil yetkilisi olmadığı, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nın 96/3. maddesinde belirtilen yedi günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. O halde alacaklının şikayet talebinde bulunmasında hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK'nın 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekir. Ne var ki, Bölge Adliye Mahkemesince gerekçesinde geçerli istihkak iddiası bulunmadığı kabul edilmekle birlikte yazılı şekilde karar verilmesi doğru değil ise de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden
yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:
Davalı/borçlunun vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm bölümünün 1. maddesindeki ‘’İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün 2018/2712 Esas sayılı dosyasından verilen 03.03.2022 tarihli müdürlük işleminin iptaline, haczin istihkak iddiası bulunulmaksızın yapılmış sayılmasına" kısmının çıkartılarak yerine "Şikayetin Usulden Reddine’’ ibaresinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.