"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu ... Yapı Konut A.Ş. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Asıl borçlu ... Yapı Konut A.Ş.’nin Dairemizin bozma ilamına kısmen uyulması sonucu verilen ihalenin feshi şikayetinin reddi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Asıl borçlu ... Yapı Konut A.Ş. ve ipotek borçlusu ... Yapı A.Ş.’nin ihalenin feshi istemiyle yaptıkları başvuru neticesinde İlk Derece Mahkemesince esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği, şikayetçiler tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, ihaleye konu taşınmazla birlikte birden fazla taşınmaz hakkında toplu ipotek tesis edilmesine karşılık, taşınmazların tamamı yerine bir kısmı hakkında takip başlatılarak satışlarının talep edilmesinin usulsüz olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihalenin feshine karar verildiği, alacaklı/ihale alıcısı tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine Dairemizce; "... toplu rehnin aynı alacağı teminat altına almak amacıyla kurulabileceği, şikayet konusu taşınmaz ile 652 yevmiye numaralı senetteki taşınmazlar ve 237-238-242 parsel sayılı taşınmazların aynı borcu teminat altına almak üzere toplu ipoteğe konu olmadığı, zira ipoteğe konu olan alacak miktarlarının farklı olduğu dolayısıyla toplu ipotek için aranan şart olan aynı borcu teminat altına almak unsuru gerçekleşmediği anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; ihalenin feshi isteminin asıl borçlu ... Yapı A.Ş.’ye ait olan 2031 ada 53 parsel, 8 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin olduğu, bu durumda şikayetçi ipotek borçlusu ... Yapı A.Ş.’nin anılan taşınmaz yönünden iş bu şikayette aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmış olup mahkemece, 2004 sayılı İİK’nın 134. maddesinde değişiklik yapan ve 30.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren 7343 sayılı Kanunun 27. maddesi gereğince şikayetçi ipotek borçlusuna nispi harca yönelik olarak Harçlar Kanunu'nun 30. maddesine uygun şekilde süre verilip, harç yatırılırsa teminat şartına ilişkin işlemler yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken bu usule uyulmaksızın karar verilmesi de yerinde görülmemiştir." gerekçesiyle kararın bozulduğu, bozma üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ipotek borçlusu ... Yapı A.Ş.’nin ihalenin feshi talebinde aktif husumetinin bulunduğu, bu nedenle her iki şikayetçi yönünden esastan inceleme yapılmak suretiyle ileri sürülen fesih nedenlerinin yerinde olmadığı, muhammen bedel üzerindeki satışlarda hukuki yarar dava şartına ilişkin olarak
benimsenen Yargıtay kararının tarihinin, şikayete konu ihale tarihinden sonraki tarihli olduğu, şikayet sırasında İlk Derece Mahkemesince de para cezasına hükmedilmediği dikkate alındığında, para cezası yönünden şikayetçiler aleyhine değerlendirilme yapılamayacağı gerekçesiyle ipotek borçlusu ... Yapı A.Ş.'nin aktif husumet ehliyeti yönünden bozma ilamına direnilmesine, asıl borçlu ... Yapı Konut A.Ş. yönünden bozma ilamına uyulmasına; her iki borçlu yönünden ihalenin feshi şikayetinin esasının incelenmesi ile şikayetin reddine, şikayetçiler hakkında para cezası hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği, şikayetçi asıl borçlu ... Yapı Konut A.Ş. tarafından ihalenin feshi şikayetinin reddine ilişkin karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
... Yapı A.Ş.'nin husumet ehliyetine yönelik direnme kararı taraflarca temyiz edilmemiştir.
7343 sayılı kanun ile değişik İİK'nın 134. maddesinin 5. fıkrasının 3. bendi uyarınca; icra mahkemesi işin esasına girerek talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder.
Yasanın para cezasına ilişkin bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulunun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere; kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamaz.
Somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesince işin esasına girilmek suretiyle ihalenin feshi sebeplerinin incelenmesi ve şikayetin esastan reddine hükmedilmesi yerinde ise de; istemin reddine karar verilmesine rağmen, yazılı gerekçeyle temyiz eden şikayetçi asıl borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmemesi isabetsiz olup, kararın, para cezasına hasren ve re'sen bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 14.05.2024 tarih ve 2024/1067 E. 2024/1526 K. sayılı kararının para cezasına hasren BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.