Logo

12. Hukuk Dairesi2024/5488 E. 2024/7557 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bonoya dayalı icra takibine yapılan itirazın incelenmesinde icra mahkemesinin görev ve yetki sınırlarının aşılıp aşılmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Takip konusu bonolardan birinde ciro silsilesinin kopuk olması ve alacaklının yetkili hamil sıfatının bulunmaması nedeniyle, icra mahkemesinin İİK m. 170/a-2 uyarınca re'sen takibin kısmen iptaline karar vermesi gerekirken, bu hususu gözetmeksizin yazılı şekilde hüküm tesis etmesi isabetsiz görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

İzmir 16. İcra Dairesinin 2022/5435 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı lehtar tarafından davacı keşideci borçlu şirket aleyhine dört adet bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 17.06.2022 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 5 günlük süre içerisinde 22.06.2022 tarihinde borca itiraz edildiği anlaşılmıştır. İtiraz neticesinde ilk derece mahkemesince “... Davalı taraf her ne kadar senetteki imzanın yetkiliye ait olmadığı ileri sürülmüşse de, imzanın eski yetkiliye ait olduğu ve düzenleme tarihi itibariyle yetkili olduğu kabul edildiğinden bu yönden bir incelemeye lüzum duyulmamıştır. Senetlerin muvazaalı olarak verildiği iddiası sınırlı inceleme yetkisine sahip İcra Mahkemesinde değerlendirilemeyeceğinden davanın reddine...” şeklinde hüküm kurularak karar verilmiştir.

Borçlu vekili icra mahkemesinin bu kararına karşı süresi içerisinde istinaf yoluna başvurarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İlgili istinaf dairesince “... her ne kadar davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda, yetkili temsilcinin imzaladığı senetlerde yetkisini aşarak muvazaalı işlem yaptığını, şirketle mevcut sözleşmeye aykırı davrandığını, ticari defterlerin incelenmesinde bu durumun anlaşılacağını ileri sürmüşse de, belirtilen hususlar yargılamayı gerektirmekte olup, dar yetkili icra mahkemesince inceleme ve değerlendirme konusu yapılamaz...” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Borçlu vekilince bu kez istinaf mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep ederek, dosyanın süresinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.

Borçlu şirket yetkilisi takibe konu bonolar üzerindeki şirkete atfen atılı bulunan imzaların tanzim tarihinde yetkili bulunan Gökhan Gönültaş tarafından atıldığını, ancak o dönemdeki şirket yetkilisinin görevi kötüye kullandığını, şirket yetkilisinin bonodan şahsen sorumlu olup, borçlu şirketi bağlamayacağını ileri sürerek borca itiraz etmiştir.

İİK'nın 170/a maddesinin ikinci fıkrası "İcra mahkemesinin müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısı ile usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir." hükmünü öngörmektedir.

Somut olayda, takibe konu bonolardan 21.12.2021 tanzim, 05.01.2022 vadeli, 1.750.000,00 TL'lik senette keşidecinin borçlu şirket lehtarının Serkan Bilik olduğu, lehtarın alacaklıya bir cirosunun bulunmadığı, ciro silsilesi kopuk olduğundan, alacaklı yetkili hamil değildir. Bu husus mahkemece re'sen dikkate alınarak İİK'nın madde 170/a-2. maddesi uyarınca takibin bu bono yönünden kısmen iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ :

Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 20.11.2023 tarih, 2022/3310 E.-2023/2787 K. sayılı kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, İzmir 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 23.09.2022 tarih, 2022/340 E.-2022/716 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.