"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 427,60 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 27.11.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
... ile Dr. ...'in Karşı Oy Yazısı:
7343 sayılı Kanunla elektronik ortamda satış yapılmasına ilişkin olarak icra ve iflas kanununda değişiklikler yapılmış olup, aynı kanunun geçici 18/2 bendine göre yeni uygulamaya geçiş tarihinden önce ilanı yapılmış açık artırmalar hakkında değişikliklerden önceki hükümler ile ilga edilen hükümlerin uygulanmasına devam olunur. Fesih istemine konu ihale icin de değişiklik öncesi icra ve iflas hükümlerin uygulanması gerekir.
İcra ve İflas Kanununun taşınmazların satışı ile ilgili 3. bölümünde yazılı Artırma şartları başlıklı İİK’nun 124. maddesinin üçüncü fıkrasında “şartnameye, artırmaya iştirak edeceklerin taşınmazın tahmin edilen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde pay akçesi veya milli bir bankanın teminat mektubunu tevdi etmeleri elektronik ortamda teklif vererek artırmaya katılacakların teminat göstermeleri gerektiği ve elektronik ortamda teklif vermeye ilişkin hususlar yazılır.” hükmü düzenlenmektedir.
İİK 126. maddesi “Artırma ilanı, artırma hazırlıkları ve ilgililere ihtar” başlıklı olup bu maddeye göre elektronik ortamda teklif vermeden önce haczedilen malın tahmin edilen kıymetin yüzde yirmisi nispetinde teminat gösterilmesi zorunludur. İİK’nın 129. maddesi ihale usulünü düzenlemektedir. Söz konusu maddede “ Birinci ve ikinci ihale icra memuru tarafından ilanda belirlenen yer, gün ve saatte, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif üzerinden başlatılır. Taşınmaz, üç defa bağırıldıktan sonra elektronik ortamda verilen en yüksek teklif de değerlendirilerek, en çok artırana ihale edilir.” hükmü yer almaktadır. İcra memuru huzurunda yapılan bu ihaleye daha önce elektronik ortamda teklif vermeyen kişiler de, haczedilen malın tahmin edilen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde teminat gösterme şartı ile ihaleye katılıp pey sürmesi mümkündür.
İhaleye icra memurunca önceden ilan edilen saatte başlamasından sonra da, ihale süresince teminat gösterilerek katılmakta yasal bir engel bulunmamaktadır.
İİK’nın 133/1 maddesi hükmüne göre “ Taşınmaz kendisine ihale olunan kimse derhal veya verilen mühlet içinde parayı vermez ise, ihale kararı icra müdürü tarafından kaldırılarak teminat akçesi alınacak ikinci fıkra gereğince mesul bulunduğu meblağa mahsup edilmek üzere alıkonulur.”
İhaleye girip teklif vermek için önceden teminat yatırılması koşulunun amacı kötüniyetle ihaleye girip daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan alıcıların teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arası farktan ve zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden sorumlu olmaları nedeniyle ihale farkı ve temerrüt faizinin ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairece öncelikle teminat bedelinden tahsil olması içindir. (İİK’nın 133/2. fıkrası). Öte yandan ihalede pey süren kişi ilgili sıfatı ile ihalenin feshi talebinde bulunma ... kazanmaktadır.
Teminat yatırmadan ihalede pey süren kişiler kötüniyetle ihalenin feshi davası açarak ihalenin kesinleşme süresinin uzamasına neden olabilirler. İhale şartnamesi ve ilanda belirtildiği şekilde teminat göstermeden ihaleye girmiş olan kişilerin ileri sürdükleri peylerin geçersiz olması nedeniyle bu kişilere yapılan ihale usulsüz olup feshi gerekir.
Somut olayda 415 ada 266 parsel 3 nolu 260.000 muhammen bedelli bağımsız bölüme ihalesi için 29.3.2022 tarihinde 10.50-10.55 saatleri arasında satış günü verildiği, saat 10.57’de 300.100TL ihale bedeli ile ihale edildiği 415 ada 266 parsel 4 nolu 275.000 muhammen bedelli bağımsız bölüm ise aynı gün saat 11-11.05 arasında satış günü verildiği, saat 11.06’da 300.100 TL ihale bedeli ile ...'un taşınmazı ihalede aldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece Vakıfbank’a yazılan müzekkere cevabında “İhale tarihinde ... hesabından “2021/35 talimat dosya numaralı teminatı ... adına TC: ...” açıklaması ile öğleden önce 11.01:44 ve 11:08:53 saatlerinde 2 adet 55.000’er TL tutarında toplam 110.000 TL yatırıldığının bildirildiği görülmektedir. Taşınmazların ihale bitiş saatleri ile teminat yatırma saatleri göz önüne alındığında ihale alıcısının en yüksek pey sürerek ihaleleri aldıktan sonra oğlu ... Sefa Kurtulmuş’a talimat vererek icra memurluğu
hesabına teminatları yatırdığı görülmektedir. İhaleyi yapan satış memuru ... ve tellal ...’un tanık olarak dinlendiği beyanlarında ihale bedelinin ihale öncesinde nakit olarak getirildiği ancak buna ilişkin tutanak tutulmadığını, ihale saatinden sonra teminatların icra banka hesabına yatırıldığını ifade etmişlerdir.
Davacı tanıkları ihale saatinde nakit olarak teminat getirilmediğini ileri sürerken davalı tanıklarının ise alıcı ...’un ihalelere nakit teminat ile katıldığını beyan etmiş olup tanık beyanları da birbiri arasında çelişkilidir.
Her ne kadar ihale saatinde ihale alıcısının nakit olarak teminat getirdiğini ihale sonrası teminatın icra banka hesabına yatırıldığı ileri sürülmüş ise bu konuda ihaleyi yapan icra memurunca tutulan bir tutanak olmadığından alıcının ihale saatinden önce teminat yatırmadan ihaleye girdiğinin ihaleyi aldıktan sonra icra memurunun hesabına teminatı yatırdığının kabulü gerekir. Dolayısı ile teminatsız olarak ihalede pey süren kişiye taşınmazların ihale edilmesi usulsüz olup ihalenin feshi yerine istemin reddi yönündeki kararın bozulması görüşünde olduğumuzdan, bölge adliye mahkemesinin esastan red kararını onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılamıyoruz.27.11.2024