"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/3. kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, üçüncü kişinin İİK'nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Mahkemece yapılan ilk yargılama sonucunda, davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı üçüncü kişi ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18.06.2020 tarih ve 2018/15921 Esas, 2020/3701 Karar sayılı ilamı ile; hükme esas alınan 15.11.2016 tarihli bilirkişi raporunda yalnızca ... A.Ş.'nin borçlu olduğu 18.08.2009 tarihli adi yazılı rehin sözleşmesinin irdelendiği; ... Enerji'nin borçlu olduğu noter onaylı sözleşme ile ilgili inceleme yapılmadığı, dosyada mevcut her iki kök rehin sözleşmeleri ve ekleri üzerinde inceleme yaptırılarak, alınacak rapora göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak gerek ... A.Ş.’nin gerekse ... Enerji’nin yeni paylar üzerinde tasarruf işlemini içerir şekilde davacı lehine rehin tesis edilmemiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davalı alacaklının talebi üzerine mahkemece 03.07.2024 tarihli ek kararı ile vekalet ücretinin düzeltilmesine karar verilmiş, karar ve ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile Mahkeme kararında yazılı gerekçelere göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacının 03.07.2024 tarihli ek karara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tefhim edilen bir kararda değişiklik yapılması 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre iki halde olanaklıdır. Bu hallerden biri HMK'nın 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi“, diğeri ise HMK'nın 305. maddesinde düzenlenen “hükmün tavzihi“dir.
HMK'nın 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi“ yolu ile “hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar“ yine 304. maddede belirtilen usul ile düzeltilebilir. “Hükmün tavzihi“ ise HMK'nın 305. maddesindeki düzenlemeye göre hükmün açıklanması veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesidir. Tavzih usulü HMK'nın 306. maddesinde düzenlenmiştir. Ayrıca HMK'nın 305/2. maddesine göre “hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.“
HMK "MADDE 305/A (Ek:22/7/2020-7251/27 md.); (1)Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir." düzenlemesi getirilmiştir.
Somut olayda, davalı alacaklı vekili 02.07.2024 tarihli dilekçesi ile; AAÜT gereğince vekalet ücretinin dava değeri olan 12.186.665,45 TL üzerinden hesaplanarak düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece 03.07.2024 tarihli tavzih kararı ile "4-Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle karar tarihinde yürürlükte bulunan ...Ü.T. maddesi uyarınca 33.217,68 TL'nin davacıdan alınarak davalı ...’e verilmesine," şeklindeki bendinin "4-Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle karar tarihinde yürürlükte bulunan ...Ü.T. maddesi uyarınca 425.866,65 TL'nin davacıdan alınarak davalı ...'e VERİLMESİNE," şeklinde tavzihine karar verilmiştir.
Ancak, HMK'nın "tavzih ve tamamlama talebi ile usulü" başlıklı 306. maddesinde; ’’(1) tavzih veya tamamlama, dilekçeye tarafların sayısı kadar nüsha eklenmek suretiyle hükmü veren mahkemeden istenebilir. Dilekçenin bir nüshası, cevap süresi mahkemece belirlenerek karşı tarafa tebliğ edilir. Cevap, tavzih veya tamamlama talebinde bulunan tarafa tebliğ olunur.‘’ şeklinde tavzih ve tamamlama talebi halinde yapılacak işlemler emredici bir şekilde sayılmıştır. Mahkemece, HMK'nın 306. maddesinde emredilen usul yerine getirilmemiştir.
Öte yandan, HMK'nın 305/2. maddesi uyarınca hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar, borçlar ve yükümlülükler tavzih yoluyla sınırlandırılamaz ve değiştirilemez. Kaldı ki, HMK'nın 305/A maddesindeki şartlar da oluşmadığından talebin reddine karar verilmesi gerekirken, HMK'nın 305/A maddesi gerekçe gösterilerek ek kararla yeni bir hüküm tesisi doğru görülmemiş, ek kararının bozularak kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarı 1. bentte açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin esas ilişkin temyiz itirazlarının reddine, yukarıda 2. bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin ek karara ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nın 366. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.