"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Genel haciz yoluyla ilamsız takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; haczedilen taşınmazın, İİK'nın 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece şikayetin kısmen kabulü ile taşınmazın 410.000,00 TL'nin altında satılmamasına ve haline münasip evin alınması için gerekli 410.000,00 TL'nin borçluya, artan bedelin borca yeterli miktarının alacaklıya ödenmesine karar verilmiştir.
İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde; ispat külfeti borçluya ait olup, ispat ise mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile mümkündür.
İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli olan bedel ve haczedilen taşınmazın değeri bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen taşınmazın değeri, haline münasip meskenin temini için gerekli olan bedelden fazla ise, haczedilen taşınmazın satılmasına ve satış bedelinden haline münasip meskeni temin için gerekli olan miktarın borçluya bırakılmasına, kalanının hak sahiplerine ödenmesine karar verilmelidir.
Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda; borçlunun şikayete konu meskenin ve haline münasip evin haciz tarihi itibariyle değerinin tespit edilmediği anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece; şikayetin mahiyeti gereğince yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler ve ilkeler göz önünde bulundurularak, haciz tarihi itibariyle mahcuzun ve borçlunun haline münasip taşınmazların değeri ayrı ayrı tespit edildikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden fazla ise şikayetin kabulü, az ise şikayetin kısmen kabulü ile mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahiplerine ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :
Davacı borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 20.09.2024 tarih ve 2024/1437 Esas, 2024/2190 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Uşak İcra Hukuk Mahkemesinin 26.03.2024 tarih ve 2024/16 Esas 2024/150 Karar sayılı kararının BOZULMASINA, alacaklının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.