Logo

12. Hukuk Dairesi2024/7233 E. 2024/10736 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinden kaynaklanan icra takibinde, borçlunun itirazının kaldırılması ve tahliye talebinin kabulüne ilişkin kararın hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının icra takibinde talep ettiği miktarın, bilirkişi raporuna göre borçlu tarafından ödendiği ve takip konusu sadece 0,52 kuruşluk küçük bir farkın kaldığı, taleple bağlılık ilkesi gereğince hakimin bu küçük fark için tahliye kararı veremeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 59. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK'nin 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:

Kira sözleşmesine dayalı olarak başlatılan adi kira ve hasılat kiralarına ilişkin icra takibinde, alacaklının İcra Mahkemesine başvurusunda; örnek 13 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal süresi içerisinde İcra Müdürlüğüne yaptığı itirazın kaldırılması ile tahliye talebinde bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile borçlunun itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, borçlu aleyhine asıl alacağın %20'si oranında tazminata, borçlunun "... ... Caddesi No:14 Kağıthane/İstanbul" adresindeki taşınmazdan tahliyesine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmektedir.

HMK'nın 26. maddesinde Taleple Bağlılık İlkesi başlığı altında "(1) Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükmü yer almaktadır.

Buna göre hakim tarafların talepleri ile bağlı olup, bu talepten başka bir şeye karar veremez.

Takipte dayanılan 05.01.2021 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Anılan kira sözleşmesinde kira bedelinin aylık 200.000,00 TL +stopaj olduğu, kira artışının, 05.01.2022 tarihinde başlayarak ve her kira dönemi sonunda her yeni kira dönemi için TÜİK'in açıkladığı 12 aylık ortalamalara göre TÜFE endeksi oranında artırılarak ödeneceğinin kararlaştırıldığı görülmektedir. Alacaklının 18.08.2023 tarihli takip talebinde 2023 yılı Ağustos ayı eksik kira bedeli olarak 137.835,00 TL'nin tahsilini talep ettiği görülmektedir.

Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda; kira sözleşmesindeki artış kuralına göre yapılan hesaplamada 05.01.2023 tarihinden itibaren kira bedelinin 412.165,52 TL olduğu, borçlunun Ağustos ayı kira bedeline ilişkin 412.165,00 TL ödendiği bu durumda 2023 Ağustos ayı kira bedelinden ödenmemiş kira fark tutarının 0,52 TL olarak hesaplandığının belirtildiği, borçlunun bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ek bilirkişi raporu aldırılması talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.

Yukarıda anlatılan bilgiler doğrultusunda; mahkemece; borçlunun Ağustos ayı kira bedeline ilişkin 412.165,00 TL ödendiği kabul edildiğine göre, alacaklı tarafından takipte sadece 137.835,00 TL'nin tahsilinin talep edildiği ve takipte tahsili talep edilmeyen 0,52 TL 'nin ödenmediği gerekçesiyle borçlunun itirazının 0,52 TL'lik kısmının kaldırılmasına, takibin 0,52 TL yönünden devamına ve borçlunun "... ... Caddesi No:14 Kağıthane/İstanbul" adresindeki taşınmazdan tahliyesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

O halde İlk Derece Mahkemesi’nce; itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nce de istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 59. Hukuk Dairesi'nin 03.10.2024 tarih ve 2024/5029 E. - 2024/298 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 09.01.2024 tarih 2023/549 E. - 2024/19 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18.12.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.