"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, 9407 ada, 4 parsel, 5 nolu bağımsız bölümün haline münasip meskeni olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması talebinde bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ile şikayete konu taşınmazın 1.700.000,00 TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına, bu miktarın borçluya, kalan miktarın alacağa mahsubuna karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine; Bölge Adliye Mahkemesince; ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibarı ile süresinde satış talep edilmemesi nedeniyle haczin düştüğü, şikayetin konusuz kaldığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin konusuz kaldığı anlaşıldığından, esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği; karara karşı taraflarca temyiz talebinde bulunulduğu görülmektedir.
Haciz tarihi itibari ile yürürlükte olan İİK'nın 106. maddesi gereğince; alacaklı, haczolunan mal taşınır ise hacizden itibaren altı ay, taşınmaz ise hacizden itibaren bir yıl içinde satılmasını isteyebilir. Aynı Kanun'un 110. maddesinde ise yasal süresi içinde malın satılması istenmez veya talep geri alınıp da bu müddet içinde yenilenmezse, o mal üzerindeki haczin kalkacağı düzenlenmiştir.
Öte yandan, İİK'nın 59. maddesi uyarınca, bir işlemin yapılmasını isteyen alacaklı o işlemin yapılması için gerekli masrafı avans olarak peşin yatırmalıdır. Az da olsa satış avansının yatırılmış olması halinde, usule uygun satış talebi yapılmış sayılır. İİK'nın 110. maddesi hükmüne göre, satış talebi yapıldığında, icra müdürünün, alacaklıdan, satış avansını 15 gün içinde depo etmesini talep etmesi gerekir. İcra müdürünce verilen süre içinde belirtilen satış avansı depo edilmez ise, anılan hüküm gereği haciz kalkar
İİK’nın 106-110. maddeleri uyarınca haczin düşüp, düşmediği belirlenirken sürenin başlama tarihi olarak icra müdürlüğünce haciz kararının verilme tarihi esas alınmalıdır.
Somut olayda, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesi üzerine, borçlu adına kayıtlı şikayete konu taşınmazın tapu kaydına 28/09/2016 ve 23/09/2022 tarihlerinde haciz konulduğu, alacaklı tarafça 16/01/2023 tarihinde taşınmazın kıymet takdirinin yapılmasını istendiği ve aynı tarihte satış avansı olarak 5.800,00 TL'nin yatırıldığı, her ne kadar bu talebinde açıkça satış talebi olmasa da, alacaklı tarafından satış avansı yatırıldıktan sonra bir yıllık satış isteme süresi içinde 11/05/2023 tarihinde satış talep edildiği, buna göre, alacaklı tarafından haciz tarihinden itibaren bir yıllık satış isteme süresi içinde şikayete konu taşınmaz yönünden yapılmış bir satış talebi olduğu görülmekle İİK'nın 106-110. maddelerinde düzenlenen sürenin dolmadığı, böylelikle haczin ayakta olduğu anlaşılmaktadır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, yukarıda yazılı nedenlerle şikayetin esasının incelenmesi gerekirken, şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 24/09/2024 tarih ve 2024/1370 E. - 2024/2208 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının ve borçlunun temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2025 gününde oy birliğiyle karar verildi.