Logo

12. Hukuk Dairesi2024/8203 E. 2025/2088 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İlamsız takipte, borçlunun yaptığı ödemelerin, itirazın kaldırılması davasının istinafta reddi üzerine İİK m. 40/2 uyarınca iadesi talebinin reddi üzerine yapılan şikayetin reddinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: İlamsız takipte itirazın kaldırılması davasının istinafta reddi halinde İİK m. 40'ın uygulanamayacağı, aslolan takibin başlangıçtaki türü olduğu ve bu takip türünde İİK m. 40’ın uygulama alanı olmadığı gözetilerek, mahkemenin şikayeti reddeden kararı, sonucu itibariyle doğru bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Adi kiraya ve hasılat kiralarına ait başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, icra takibine itirazı sonrasında icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, alacaklı tarafından açılan itirazın kaldırılması davasının kabulü ile takibin devamına dair karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi üzerine, taraflarınca yapılan bir kısım ödemenin iadesi için İİK'nın 40/2. maddesi uyarınca alacaklılara muhtıra gönderilmesine ilişkin taleplerinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, kararın usulsüz olduğunu ileri sürerek şikayete konu 23.06.2023 tarihli icra müdürlüğü kararının iptali ile yapılan ödemelerin alacaklıdan tahsilini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; itirazın kaldırılması talebinin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının şikayet tarihi itibari ile kesinleşmediği, verilen bu kararın İİK'nın 40. maddesi uyarınca kesinleşmesi gerektiği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.

Somut olayda, şikayetçi borçlu aleyhine başlatılan Örnek 13 ilamsız takipte, borçlunun borca itiraz ettiği, borçlu tarafından takip dosyasına farklı tarihlerde ve miktarlarda ödeme yapıldığı, alacaklı tarafından itirazın kaldırılması talepli dava açıldığı, mahkemece davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, tahliye talebi konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, alacaklının talebi üzerine iş bu ilama dayanarak takip başlattığı, bu arada dosyada bir kısım tahsilatlar yapıldığı bu kez, Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi üzerine borçlunun kendisinden tahsil edilen ve alacaklıya ödenen paraların İİK’nun 40/2. maddesi uyarınca geri alınması için alacaklıya muhtıra çıkartılması talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünün şikayete konu kararı ile talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

İİK.nun 40. maddesine göre iade işlemlerinin, dayanak ilamın Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılması ya da temyizen bozulması ve aynı maddenin 2. fıkrası gereğince hakkında takip yapılan borçlunun hiç veya o kadar borcu olmadığının kesin bir ilamla tahakkuk etmesi durumunda uygulanacağı açık ise de öncelikle dikkat edilmesi gereken husus takip şekli olmakla şikayete konu icra memuru kararına dayanak takip dosyası ilamlı icra takibine ilişkin olmayıp, adi kiraya ve hasılat kiralarına ait başlatılan ilamsız icra takibidir. Aslolan takibin başlangıçtaki türü olup itirazın kaldırılması ilamının dosyaya sunulması sonuca etkili değildir. Kaldı ki bahsi geçen ilamla yalnızca davada hükmedilen yargılama giderlerinin istenmesi mümkündür. Dolayısıyla somut olayda İİK'nun 40. maddesinin uygulama yeri yoktur.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi hükmü gereğince sonucu itibarıyla doğru bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile Sonucu itibariyle doğru Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 364. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nun 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 615, 40 TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.