Logo

12. Hukuk Dairesi2024/8436 E. 2025/1840 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kambiyo senedine özgü haciz yoluyla takipte, borçlunun imza itirazı ve senette tahrifat iddiası üzerine takibin iptali talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bono üzerindeki imzanın borçluya ait olduğunun tespit edilmiş olması, senetteki EURO ibaresinin sonradan eklendiğinin tespit edilmiş olsa dahi senet metninde Türk Lirası ibaresinin de yer alması ve borçlunun imza itirazı aşamasında bu durumu ileri sürmemiş olması, tahrifat iddiasının kambiyo senetlerine özgü haciz yolunda ileri sürülemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 615,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 03.03.2025 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

Üye Dr....'in Karşı Oy Yazısı;

Şikayetçi borçlu aleyhine yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe dayanak bono altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek icra mahkemesinde süresinde imza itirazında bulunduğu, icra mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen 04.06.2024 tarihli raporda senet üzerindeki imzanın borçlu eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı görülmektedir.

Borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında verilen 21.02.2022 tarihli adli tıp raporunda senetteki imzanın borçluya ait olmadığı, senette "€" ve "EURO" ibarelerinin kendinden önce gelen ibareler ile birlikte ve sırası dahilinde yazılmamış olmaları nedeniyle bulundukları konuma sonradan ilave edilmiş oldukları kanaatine varılmıştır.

Takibe konu senetle ilgili olarak Emniyet Genel Müdürlüğü, İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 04.07.2022 tarihli, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığına verilen raporda senedin ön yüzündeki tanzime esas yazılardan "20.12.2021/€/20.12.2021/EURO/01.09.2021" ibareli yazılarının diğer tanzim yazılarından farklı ikinci bir kalemle yazılmış oldukları, meblağın rakamla belirtildiği bölüme "€" ibaresinin ve yazıyla belirtildiği bölüme "EURO" ibaresinin sonradan tahrifen eklendiği, aldatma kabiliyetinin haiz olduğu, imzanın borçlu elinden çıktığı kanaatine varılmıştır.

Takibe konu bononun incelenmesinde keşidecinin şikayetçi borçlu, lehtarının alacaklı olduğu 01.09.2021 tanzim, 20.12.2021 vade tarihli bulunduğu rakam kısmında "60.000 €" ve üzerinde "₺" ibaresinin olduğu, senet metninde yazı ile "ALTMIŞ BİN EURO, ₺" ibaresinin bulunduğu görülmektedir.

İcra mahkemesince imzaya, borca itirazın reddi kararının istinaf eden borçlunun istinaf dilekçesinde de senedin tahrifat iddialarının incelenmediğini Manisa Adliye Ticaret Mahkemesince aldırılan raporda "EURO" ibaresinin senede eklendiğinin tespit edildiğini takibin iptal edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

Borçlu imzaya itiraz ettiği için alacaklının muvafakati olmadıkça kambiyo senedi metninden anlaşılamayan itiraz sebeplerini örneğin yetki, derdestlik veya takas itirazını icra mahkemesinde ileri süremez. Çünkü borçlu alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itirazın sebeplerini değiştiremez ve genişletilemez (İİK'nın m. 170/b; m.63) (Kuru Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı Ankara 2013, s.808).

Takibe konu senet metninde hem yazı ile hem rakamla olan kısmında hem Türk Lirası hem Euro para biriminin aynı anda yazılı olduğu bu para birimlerinden herhangi birinin üzerinin çizili olmadığı görülmekte olup bu hususun senet metninden anlaşıldığından borçlunun imza incelemesinin herhangi bir safhasında ileri sürmesine yazılı bir engel yoktur.

Senet düzenlenirken matbu senetteki TL ve Türk Lirası yazılarının çizilerek yabancı para biriminin yazılmasının tahrifat olarak kabul edilmeyeceği Yargıtay HGK'nın 08.03.2023 tarih ve 2021/862 E., 2023/174 K. sayılı kararı ile Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında kabul edilmektedir. Ancak ne var ki takibe dayanak bonoda bu para birimlerinin hiçbirinin üstü çizili olmadığından bu içtihatların uygulanmasını gerektiren bir durum bulunmamaktadır. TTK'nın 776 maddesinin (b) bendine göre bononun kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi içermesi gerekir.

Gerek Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan raporda gerekse Ticaret Mahkemesince aldırılan raporda takibe konu bono üzerindeki "EURO" ve "€" ibarelerinin senede sonradan ilave edildiği tespit edildiği ve bu ibarelerin tasdik edildiğine ilişkin bir paraf imzası

bulunmadığından HMK 207 maddesi uyarınca bu ilaveler yok hükmünde olup, senedin bu ilaveler öncesi durumuna göre değerlendirme yapılması gerekir. Buna göre takibe konu senedin 60.000 EURO değil 60.000 TL üzerinden düzenlendiğinin kabulü gerekir. Takip talebinde ise, senedin 60.000 EURO olarak tanzim edildiği benimsenerek senedin vade tarihindeki kura göre Türk Lirasına dönüştürülerek takibe konulduğu anlaşılmaktadır.

Senet tanzim tarihinde hem "EURO" hem Türk Lirası para cinsinin aynı anda yazıldığının kabulü halinde bu para birimlerinden hangisinin kastedildiği anlaşılamadığından keşideci lehine olarak Türk Lirası üzerinden bononun tanzim sonucuna varılması gerekir.

Şu hale göre 60.000 TL üzerindeki miktar yönünden takibin iptalinin gerektiği görüşündeyim.

Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf isteminin esastan reddi kararının kaldırılarak icra mahkemesi kararının yukarıda belirttiğim nedenlerle bozulması görüşünde olduğumdan kararın onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılamıyorum.03.03.2025