"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarı, ziynet alacağı davasının reddi ile vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davacının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
İlk derece mahkemesi ve Bölge Adliye mahkemesince reddedilen ziynet alacağının miktarı 6.837,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında olup, ziynet alacağına ilişkin karar kesindir. Açıklanan sebeple, davacının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının boşanma davası ve fer’ilerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b) Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
c) Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
d) Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre tarafların ortak çocukları 17.11.2004 doğumlu ..., 24.01.2009 doğumlu ... ve 22.12.2013 doğumlu ... lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b,c,d bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (2-a.)bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.
26.05.2021 (Çrş.)