Logo

2. Hukuk Dairesi2021/2924 E. 2021/4292 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının yargılaması devam ederken davacı erkeğin ölümü üzerine davaya mirasçıları tarafından devam edilmesi ve davalı kadının kusur durumunun tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından dava dilekçesinde ileri sürülmeyen ve dayanılmayan vakıaların, mirasçılar tarafından öne sürülemeyeceği ve terk olgusunun tek başına Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesindeki boşanma sebebini oluşturmayacağı gözetilerek, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olmadığının tespiti gerektiğinden, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında yargılama devam ederken davacı erkeğin ölümü üzerine davaya TMK.m.181/2 uyarınca davacı erkeğin mirasçıları tarafından devam edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının ölümü ile evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, eşini, eşinin aile ve çevresini benimsemez ve kabullenmez ölçüde uyumsuz, sevgisiz ve dışlayıcı davranan evlilik birliğinin mutluluğunu sağlama ve birlikte yaşama yükümlülüğünü ihlal eden davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede ağır kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir. Anılan kararın kusur belirlemesi yönünden davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacı erkeğin, dava dilekçesinde sadece terk olgusuna dayandığı anlaşılmaktadır. Davacı erkek tarafından, dava dilekçesinde usulünce ileri sürülmeyen ve dayanılmayan vakıalar, mirasçılar tarafından öne sürülemeyeceğine göre, davalı kadına kusur olarak yüklenemez. Eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüğünü yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk etmesi, terk edilene terk sebebiyle (TMK.md.164) boşanmayı isteme hakkı verirse de, terk olgusu tek başına Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesindeki boşanma sebebini oluşturmaz. Gerçekleşen bu duruma göre, sağ kalan davalı eşin boşanmaya sebebiyet verecek herhangi bir kusurlu davranışı ispatlanamamıştır. O halde, davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.06.2021 (Pzt.)